Skip to main content

وَلَا تَسْتَوِى الْحَسَنَةُ وَلَا السَّيِّئَةُ ۗاِدْفَعْ بِالَّتِيْ هِيَ اَحْسَنُ فَاِذَا الَّذِيْ بَيْنَكَ وَبَيْنَهٗ عَدَاوَةٌ كَاَنَّهٗ وَلِيٌّ حَمِيْمٌ   ( فصلت: ٣٤ )

And not
وَلَا
ve değildir
are equal
تَسْتَوِى
eşit
the good (deed)
ٱلْحَسَنَةُ
iyilik
and
وَلَا
ve ne de
the evil (deed)
ٱلسَّيِّئَةُۚ
kötülük
Repel
ٱدْفَعْ
sav (onu)
by (that) which [it]
بِٱلَّتِى هِىَ
olanla
(is) better;
أَحْسَنُ
en güzel
then behold!
فَإِذَا
bir de bakarsın ki
One who between you
ٱلَّذِى بَيْنَكَ
seninle aranda
and between him
وَبَيْنَهُۥ
onun arasında
(was) enmity
عَدَٰوَةٌ
düşmanlık olan
as if he
كَأَنَّهُۥ
sanki
(was) a friend
وَلِىٌّ
bir dosttur
intimate
حَمِيمٌ
sıcak

velâ testevi-lḥasenetü vele-sseyyieh. idfa` billetî hiye aḥsenü feiẕe-lleẕî beyneke vebeynehû `adâvetün keennehû veliyyün ḥamîm. (Fuṣṣilat 41:34)

Diyanet Isleri:

İyilik ve fenalık bir değildir. Ey inanan kişi: Sen, fenalığı en güzel şekilde sav; o zaman, seninle arasında düşmanlık bulunan kişinin yakın bir dost gibi olduğunu görürsün.

English Sahih:

And not equal are the good deed and the bad. Repel [evil] by that [deed] which is better; and thereupon, the one whom between you and him is enmity [will become] as though he was a devoted friend. ([41] Fussilat : 34)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve eşit değildir iyilikle kötülük. Kötülüğü, en güzel bir muameleyle karşıla, gider, bir de bakarsın ki aranızda düşmanlık olan kişi, sanki senin en yakın bir dostun.