بَلْ قَالُوْٓا اِنَّا وَجَدْنَآ اٰبَاۤءَنَا عَلٰٓى اُمَّةٍ وَّاِنَّا عَلٰٓى اٰثٰرِهِمْ مُّهْتَدُوْنَ ( الزخرف: ٢٢ )
Nay
بَلْ
hayır
they say
قَالُوٓا۟
dediler ki
"Indeed we
إِنَّا
elbette biz
[we] found
وَجَدْنَآ
bulduk
our forefathers
ءَابَآءَنَا
babalarımızı
upon
عَلَىٰٓ
üzerinde
a religion
أُمَّةٍ
bir din
and indeed we
وَإِنَّا
ve elbette biz de
on
عَلَىٰٓ
üzerinde
their footsteps
ءَاثَٰرِهِم
onların izleri
(are) guided"
مُّهْتَدُونَ
gidiyoruz
bel ḳâlû innâ vecednâ âbâenâ `alâ ümmetiv veinnâ `alâ âŝârihim mühtedûn. (az-Zukhruf 43:22)
Diyanet Isleri:
Hayır; "Doğrusu Biz babalarımızı bir din üzerinde bulduk, biz de onların izlerinden gitmekteyiz" derler.
English Sahih:
Rather, they say, "Indeed, we found our fathers upon a religion, and we are in their footsteps [rightly] guided." ([43] Az-Zukhruf : 22)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Hayır, şüphe yok ki dediler, biz atalarımızı bir dine, bir inanca sahip bulduk ve şüphe yok ki biz de onların izini izlemede, o yola gitmedeyiz.