Skip to main content

وَجَعَلَ فِيْهَا رَوَاسِيَ مِنْ فَوْقِهَا وَبٰرَكَ فِيْهَا وَقَدَّرَ فِيْهَآ اَقْوَاتَهَا فِيْٓ اَرْبَعَةِ اَيَّامٍۗ سَوَاۤءً لِّلسَّاۤىِٕلِيْنَ  ( فصلت: ١٠ )

And He placed
وَجَعَلَ
ve yaptı
therein
فِيهَا
orada (arzda)
firmly-set mountains
رَوَٰسِىَ
ağır baskılar
above it above it
مِن فَوْقِهَا
üstünden
and He blessed
وَبَٰرَكَ
ve bereketler
therein
فِيهَا
orada
and determined
وَقَدَّرَ
ve takdir etti
therein
فِيهَآ
orada
its sustenance
أَقْوَٰتَهَا
gıdalarını
in
فِىٓ
içinde
four
أَرْبَعَةِ
dört
periods
أَيَّامٍ
gün
equal
سَوَآءً
eşit olarak
for those who ask
لِّلسَّآئِلِينَ
arayıp soranlar için

vece`ale fîhâ ravâsiye min fevḳihâ vebârake fîhâ veḳaddera fîhâ aḳvâtehâ fî erbe`ati eyyâm. sevâel lissâilîn. (Fuṣṣilat 41:10)

Diyanet Isleri:

Yeryüzüne üstünden ağır baskılar (dağlar) yerleştirdi, onu bereketli kıldı; arayıp soranlar için gıdalarını tam (toplam) dört gün içinde yetiştirmesi kanununu koydu (takdir etti).

English Sahih:

And He placed on it [i.e., the earth] firmly set mountains over its surface, and He blessed it and determined therein its [creatures'] sustenance in four days without distinction – for [the information of] those who ask. ([41] Fussilat : 10)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve yeryüzünün üstünde metin dağlar yaratmıştır ve kutlamıştır orasını, bereket ihsan etmiştir ve rızık olacak şeyleri takdir etmiştir de meydana getirmiştir bunları orada, tam dört gün içinde, dileyenler için hepsi de eşittir.