Skip to main content

فَاسْتَقِمْ كَمَآ اُمِرْتَ وَمَنْ تَابَ مَعَكَ وَلَا تَطْغَوْاۗ اِنَّهٗ بِمَا تَعْمَلُوْنَ بَصِيْرٌ   ( هود: ١١٢ )

So stand firm
فَٱسْتَقِمْ
dosdoğru olun
as
كَمَآ
gibi
you are commanded
أُمِرْتَ
emrolunduğun
and (those) who
وَمَن
ve kimseler
turn (in repentance)
تَابَ
tevbe eden
with you
مَعَكَ
seninle birlikte
and (do) not
وَلَا
ve
transgress
تَطْغَوْا۟ۚ
aşırı gitmeyin
Indeed He
إِنَّهُۥ
şüphesiz O
of what
بِمَا
şeyleri
you do
تَعْمَلُونَ
yaptıklarınız
(is) All-Seer
بَصِيرٌ
görmektedir

festeḳim kemâ ümirte vemen tâbe me`ake velâ taṭgav. innehû bimâ ta`melûne beṣîr. (Hūd 11:112)

Diyanet Isleri:

Sen, beraberindeki tevbe edenlerle birlikte emrolunduğun gibi dosdoğru ol. Aşırı gitmeyin, doğrusu Allah yaptıklarınızı görür.

English Sahih:

So remain on a right course as you have been commanded, [you] and those who have turned back with you [to Allah], and do not transgress. Indeed, He is Seeing of what you do. ([11] Hud : 112)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Artık sen, sana nasıl emredildiyse öylece dosdoğru hareket et ve seninle beraber bulunan ve tövbe etmiş olanlar da dosdoğru hareket etsinler ve taşkınlıkta bulunmayın, çünkü şüphe yok ki o, ne yapıyorsanız hepsini de görür.