Skip to main content

قِيْلَ يٰنُوْحُ اهْبِطْ بِسَلٰمٍ مِّنَّا وَبَرَكٰتٍ عَلَيْكَ وَعَلٰٓى اُمَمٍ مِّمَّنْ مَّعَكَ ۗوَاُمَمٌ سَنُمَتِّعُهُمْ ثُمَّ يَمَسُّهُمْ مِّنَّا عَذَابٌ اَلِيْمٌ  ( هود: ٤٨ )

It was said
قِيلَ
denildi ki
"O Nuh!
يَٰنُوحُ
ey Nuh
Go down
ٱهْبِطْ
in
with peace
بِسَلَٰمٍ
selam ile
from Us
مِّنَّا
bizden
and blessings
وَبَرَكَٰتٍ
ve bereketlerle
on you
عَلَيْكَ
sana
and on
وَعَلَىٰٓ
ve üzerine
the nations
أُمَمٍ
ümmetler
from those
مِّمَّن
olanlardan
with you
مَّعَكَۚ
seninle birlikte
But (to other) nations
وَأُمَمٌ
ve (bazı) ümmetlere
We will grant enjoyment;
سَنُمَتِّعُهُمْ
geçimlik vereceğiz
then
ثُمَّ
sonra
will touch them
يَمَسُّهُم
onlara dokunacaktır
from Us
مِّنَّا
bizden
a punishment
عَذَابٌ
bir azap
painful"
أَلِيمٌ
acıklı

ḳîle yâ nûḥu-hbiṭ biselâmim minnâ veberakâtin `aleyke ve`alâ ümemim mimmem me`ak. veümemün senümetti`uhüm ŝümme yemessühüm minnâ `aẕâbün elîm. (Hūd 11:48)

Diyanet Isleri:

"Ey Nuh! Sana ve seninle beraber olan topluluklara bizden bir selamet ve bereketle gemiden in. Ama birçok toplulukları da geçindireceğiz, sonra onlara can yakıcı bir azab vereceğiz" denildi.

English Sahih:

It was said, "O Noah, disembark in security from Us and blessings upon you and upon nations [descending] from those with you. But other nations [of them] We will grant enjoyment; then there will touch them from Us a painful punishment." ([11] Hud : 48)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Dendi ki: Nuh, sana ve seninle beraber bulunanlardan türeyecek ümmetlere bizden gönderilen esenlikler ve bereketlerle in gemiden. Onlardan türeyecek ümmetler içinde öyleleri de var ki onları da bir müddet faydalandıracak, geçindireceğiz de sonra bizden elemli bir azaba uğrayacaktır onlar.