وَاَرْسَلْنَا الرِّيٰحَ لَوَاقِحَ فَاَنْزَلْنَا مِنَ السَّمَاۤءِ مَاۤءً فَاَسْقَيْنٰكُمُوْهُۚ وَمَآ اَنْتُمْ لَهٗ بِخَازِنِيْنَ ( الحجر: ٢٢ )
And We have sent
وَأَرْسَلْنَا
ve gönderdik
the winds
ٱلرِّيَٰحَ
rüzgarları
fertilizing
لَوَٰقِحَ
aşılayıcı olarak
and We sent down
فَأَنزَلْنَا
indirdik
from the sky
مِنَ ٱلسَّمَآءِ
gökten
water
مَآءً
su
and We gave it to you to drink
فَأَسْقَيْنَٰكُمُوهُ
böylece sizi suladık
And not
وَمَآ
ve değilsiniz
you
أَنتُمْ
siz
of it
لَهُۥ
onu
(are) retainers
بِخَٰزِنِينَ
depolayan
veerselne-rriyâḥa levâḳiḥa feenzelnâ mine-ssemâi mâen feesḳaynâkümûh. vemâ entüm lehû biḫâzinîn. (al-Ḥijr 15:22)
Diyanet Isleri:
Rüzgarları aşılayıcı olarak gönderdik; yukarıdan su indirdik de sizi onunla suladık. Yoksa siz onu toplayamazdınız.
English Sahih:
And We have sent the fertilizing winds and sent down water from the sky and given you drink from it. And you are not its retainers. ([15] Al-Hijr : 22)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Yüklü rüzgarlar gönderdik de gökten yağmur yağdırdık, suya kandırdık sizi ve onu koruyup saklayan siz değilsiniz.