Skip to main content

اِذْ اَوَى الْفِتْيَةُ اِلَى الْكَهْفِ فَقَالُوْا رَبَّنَآ اٰتِنَا مِنْ لَّدُنْكَ رَحْمَةً وَّهَيِّئْ لَنَا مِنْ اَمْرِنَا رَشَدًا  ( الكهف: ١٠ )

When
إِذْ
zaman
retreated
أَوَى
sığındıkları
the youths
ٱلْفِتْيَةُ
o gençler
to the cave
إِلَى ٱلْكَهْفِ
mağaraya
and they said
فَقَالُوا۟
dediler
"Our Lord!
رَبَّنَآ
Rabbimiz
Grant us
ءَاتِنَا
bize ver
from Yourself
مِن لَّدُنكَ
katından
Mercy
رَحْمَةً
bir rahmet
and facilitate
وَهَيِّئْ
ve hazırla
for us
لَنَا
bize
[from] our affair
مِنْ أَمْرِنَا
şu işimizden
(in the) right way"
رَشَدًا
bir çıkış yolu

iẕ eve-lfityetü ile-lkehfi feḳâlû rabbenâ âtinâ mil ledünke raḥmetev veheyyi' lenâ min emrinâ raşedâ. (al-Kahf 18:10)

Diyanet Isleri:

Birkaç genç mağaraya sığınmış: "Rabbimiz! Katından bize rahmet ver ve işimizde doğruyu göster, bizi başarılı kıl" demişlerdi.

English Sahih:

[Mention] when the youths retreated to the cave and said, "Our Lord, grant us from Yourself mercy and prepare for us from our affair right guidance." ([18] Al-Kahf : 10)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Hani o zaman o yiğitler, mağaraya sığınmışlardı da Rabbimiz demişlerdi, katından bir rahmet ihsan et bize ve işimizin başarıyla doğruluğa ulaşması için sebepler hazırla bize.