Skip to main content

وَلَنَبْلُوَنَّكُمْ بِشَيْءٍ مِّنَ الْخَوْفِ وَالْجُوْعِ وَنَقْصٍ مِّنَ الْاَمْوَالِ وَالْاَنْفُسِ وَالثَّمَرٰتِۗ وَبَشِّرِ الصّٰبِرِيْنَ  ( البقرة: ١٥٥ )

And surely We will test you
وَلَنَبْلُوَنَّكُم
andolsun sizi imtihan edeceğiz
with something
بِشَىْءٍ
şeylerle
of
مِّنَ
(gibi)
[the] fear
ٱلْخَوْفِ
korku
and [the] hunger
وَٱلْجُوعِ
ve açlık
and loss
وَنَقْصٍ
ve noksanlığı
of [the] wealth
مِّنَ ٱلْأَمْوَٰلِ
mallarınızın
and [the] lives
وَٱلْأَنفُسِ
ve canlarınızın
and [the] fruits
وَٱلثَّمَرَٰتِۗ
ve ürünlerinizin
but give good news
وَبَشِّرِ
ve müjdele
(to) the patient ones
ٱلصَّٰبِرِينَ
sabredenleri

veleneblüvenneküm bişey'im mine-lḫavfi velcû`i venaḳṣim mine-l'emvâli vel'enfüsi veŝŝemerât. vebeşşiri-ṣṣâbirîn. (al-Baq̈arah 2:155)

Diyanet Isleri:

Muhakkak sizi biraz korku, biraz açlık ve mallardan, canlardan, ürünlerden biraz eksiltmekle deneriz, sabredenleri müjdele.

English Sahih:

And We will surely test you with something of fear and hunger and a loss of wealth and lives and fruits, but give good tidings to the patient, ([2] Al-Baqarah : 155)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Andolsun ki mutlaka sizi birazcık korkuyla, açlıkla, mal, can ve meyve noksanıyla sınayacağız. Müjdele sabredenleri.