Skip to main content

وَهُوَ الَّذِيْٓ اَنْشَاَ لَكُمُ السَّمْعَ وَالْاَبْصَارَ وَالْاَفْـِٕدَةَۗ قَلِيْلًا مَّا تَشْكُرُوْنَ  ( المؤمنون: ٧٨ )

And He
وَهُوَ
ve O'dur
(is) the One Who produced
ٱلَّذِىٓ أَنشَأَ
inşa eden
for you
لَكُمُ
sizin için
the hearing
ٱلسَّمْعَ
kulağı
and the sight
وَٱلْأَبْصَٰرَ
ve gözleri
and the feeling;
وَٱلْأَفْـِٔدَةَۚ
ve gönülleri
little
قَلِيلًا
az
(is) what
مَّا
ne kadar
you give thanks
تَشْكُرُونَ
şükrediyorsunuz

vehüve-lleẕî enşee lekümü-ssem`a vel'ebṣâra vel'ef'ideh. ḳalîlem mâ teşkürûn. (al-Muʾminūn 23:78)

Diyanet Isleri:

Oysa, sizin için kulaklar, gözler ve kalbler vareden O'dur. Pek az şükrediyorsunuz.

English Sahih:

And it is He who produced for you hearing and vision and hearts [i.e., intellect]; little are you grateful. ([23] Al-Mu'minun : 78)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve o, bir mabuttur ki size kulak, gözler ve kalpler verdi ne de az şükrediyorsunuz.