Skip to main content

وَاَمَّا الَّذِيْنَ كَفَرُوْا وَكَذَّبُوْا بِاٰيٰتِنَا وَلِقَاۤئِ الْاٰخِرَةِ فَاُولٰۤىِٕكَ فِى الْعَذَابِ مُحْضَرُوْنَ  ( الروم: ١٦ )

But as for
وَأَمَّا
fakat
those who
ٱلَّذِينَ
kimseler
disbelieved
كَفَرُوا۟
inkar eden(ler)
and denied
وَكَذَّبُوا۟
ve yalanlayanlar
Our Signs
بِـَٔايَٰتِنَا
ayetlerimizi
and (the) meeting
وَلِقَآئِ
ve buluşmasını
(of) the Hereafter
ٱلْءَاخِرَةِ
ahiret
then those
فَأُو۟لَٰٓئِكَ
onlar da
in
فِى
içine
the punishment
ٱلْعَذَابِ
azabın
(will be) brought forth
مُحْضَرُونَ
getirilirler

veemme-lleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ veliḳâi-l'âḫirati feülâike fi-l`aẕâbi muḥḍarûn. (ar-Rūm 30:16)

Diyanet Isleri:

İnkar edip, ayetlerimizi ve ahirette Bana kavuşmayı yalanlayanlara gelince, işte onlar azabla yüzyüze bırakılırlar.

English Sahih:

But as for those who disbelieved and denied Our verses and the meeting of the Hereafter, those will be brought into the punishment [to remain]. ([30] Ar-Rum : 16)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve fakat kafir olanlara ve delillerimizi ve ahirete kavuşacaklarını yalanlayanlara gelince: Artık onlardır azap için hazırlananlar.