Skip to main content

وَّنَعْمَةٍ كَانُوْا فِيْهَا فٰكِهِيْنَۙ   ( الدخان: ٢٧ )

And pleasant things
وَنَعْمَةٍ
ve ni'metler(den)
they used (to)
كَانُوا۟
onlar
therein
فِيهَا
orada
take delight!
فَٰكِهِينَ
zevkü sefa sürüyorlardı

vena`metin kânû fîhâ fâkihîn. (ad-Dukhān 44:27)

Diyanet Isleri:

Orada nice bahçeler, pınarlar, ekinler, güzel konaklar, eğlenip durdukları nimetler bırakmışlardı.

English Sahih:

And comfort wherein they were amused. ([44] Ad-Dukhan : 27)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve bolbol yeyip geçindikleri nice nimetler.