Skip to main content

وَاِذَا عَلِمَ مِنْ اٰيٰتِنَا شَيْـًٔا ۨاتَّخَذَهَا هُزُوًاۗ اُولٰۤىِٕكَ لَهُمْ عَذَابٌ مُّهِيْنٌۗ   ( الجاثية: ٩ )

And when
وَإِذَا
zaman
he knows
عَلِمَ
öğrendiği
of Our Verses
مِنْ ءَايَٰتِنَا
bizim ayetlerimizden
anything
شَيْـًٔا
bir şey
he takes them
ٱتَّخَذَهَا
onu edinir
(in) ridicule
هُزُوًاۚ
alay konusu
Those -
أُو۟لَٰٓئِكَ
işte
for them
لَهُمْ
öyleleri için vardır
(is) a punishment
عَذَابٌ
bir azab
humiliating
مُّهِينٌ
alçaltıcı

veiẕâ `alime min âyâtinâ şey'en-tteḫaẕehâ hüzüvâ. ülâike lehüm `aẕâbüm mühîn. (al-Jāthiyah 45:9)

Diyanet Isleri:

Ayetlerimizden bir şey öğrendiğinde onu alaya alır. İşte bunlara alçaltıcı bir azap ve ardından da cehennem vardır. Kazandıkları şeyler de, Allah'ı bırakıp edindikleri dostlar da onlara bir fayda vermez. Büyük azap onlaradır.

English Sahih:

And when he knows anything of Our verses, he takes them in ridicule. Those will have a humiliating punishment. ([45] Al-Jathiyah : 9)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve ayetlerimizden bir şey öğrendi mi onu alaya alır; onlar, öyle kişilerdir ki onlaradır aşağılatıcı azap.