Skip to main content

رِّزْقًا لِّلْعِبَادِۙ وَاَحْيَيْنَا بِهٖ بَلْدَةً مَّيْتًاۗ كَذٰلِكَ الْخُرُوْجُ   ( ق: ١١ )

A provision
رِّزْقًا
rızıktır
for the slaves
لِّلْعِبَادِۖ
kullar için
and We give life
وَأَحْيَيْنَا
ve can verdik
therewith
بِهِۦ
onunla (su ile)
(to) a land
بَلْدَةً
bir ülkeye
dead
مَّيْتًاۚ
ölü
Thus
كَذَٰلِكَ
işte öyledir
(will be) the coming forth
ٱلْخُرُوجُ
çıkış

rizḳal lil`ibâdi veaḥyeynâ bihî beldetem meytâ. keẕâlike-lḫurûc. (Q̈āf 50:11)

Diyanet Isleri:

Gökten bereketli bir su indirdik, kullara rızık olmak üzere onunla bahçeler, biçilecek taneli ekinler, küme küme tomurcukları olan boylu hurma ağaçları yetiştirdik. O su ile ölü yeri dirilttik. İşte insanların diriltilmesi de böyledir.

English Sahih:

As provision for the servants, and We have given life thereby to a dead land. Thus is the emergence [i.e., resurrection]. ([50] Qaf : 11)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Kullara rızık olarak ve o yağmurla ölü şehri diriltiriz, işte kabirden çıkış da böyledir.