فَذَرْنِيْ وَمَنْ يُّكَذِّبُ بِهٰذَا الْحَدِيْثِۗ سَنَسْتَدْرِجُهُمْ مِّنْ حَيْثُ لَا يَعْلَمُوْنَۙ ( القلم: ٤٤ )
So leave Me
فَذَرْنِى
bana bırak
and whoever
وَمَن
kimseyi
denies
يُكَذِّبُ
yalanlayan
this
بِهَٰذَا
bu
Statement
ٱلْحَدِيثِۖ
sözü
We will progressively lead them
سَنَسْتَدْرِجُهُم
onları derece derece yaklaştıracağız
from where
مِّنْ حَيْثُ
yerden
not they know
لَا يَعْلَمُونَ
bilmedikleri
feẕernî vemey yükeẕẕibü bihâẕe-lḥadîŝ. senestedricühüm min ḥayŝü lâ ya`lemûn. (al-Q̈alam 68:44)
Diyanet Isleri:
Kuran'ı yalanlayanları Bana bırak; Biz onları bilmedikleri yerden yavaş yavaş azaba yaklaştıracağız.
English Sahih:
So leave Me, [O Muhammad], with [the matter of] whoever denies this statement [i.e., the Quran]. We will progressively lead them [to punishment] from where they do not know. ([68] Al-Qalam : 44)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Artık sen, bu sözü yalanlayanı bırak bana, biz onları yavaşyavaş, hiç bilmedikleri yerden cehenneme çekerdururuz.