Skip to main content

وَّاَنَّا لَمَّا سَمِعْنَا الْهُدٰىٓ اٰمَنَّا بِهٖۗ فَمَنْ يُّؤْمِنْۢ بِرَبِّهٖ فَلَا يَخَافُ بَخْسًا وَّلَا رَهَقًاۖ  ( الجن: ١٣ )

And that
وَأَنَّا
biz
when
لَمَّا
ne zaman ki
we heard
سَمِعْنَا
işitince
the Guidance
ٱلْهُدَىٰٓ
yol gösteren (Kur'an)ı
we believed
ءَامَنَّا
inandık
in it
بِهِۦۖ
ona
And whoever
فَمَن
artık kim
believes
يُؤْمِنۢ
inanırsa
in his Lord
بِرَبِّهِۦ
Rabbine
then not he will fear
فَلَا يَخَافُ
korkmaz
any loss
بَخْسًا
eksik verilmesinden
and not
وَلَا
ve ne de
any burden
رَهَقًا
kötülük edilmesinden

veennâ lemmâ semi`ne-lhüdâ âmennâ bih. femey yü'mim birabbihî felâ yeḫâfü baḫsev velâ raheḳâ. (al-Jinn 72:13)

Diyanet Isleri:

"Şüphesiz, doğruluk rehberi olan Kuran'ı dinlediğimizde ona inandık; kim Rabbine inanırsa, o, ecrinin eksiltileceğinden ve kendisine haksızlık edileceğinden korkmaz."

English Sahih:

And when we heard the guidance [i.e., the Quran], we believed in it. And whoever believes in his Lord will not fear deprivation or burden. ([72] Al-Jinn : 13)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve gerçekten de doğru yolu gösteren Kur'an'ı duyunca inandık ona; kim Rabbine inanırsa artık ne mükafatın azalmasından korkar, ne de zulümden ve kötülükten.