Skip to main content

وَلَقَدْ بَوَّأْنَا بَنِيْٓ اِسْرَاۤءِيْلَ مُبَوَّاَ صِدْقٍ وَّرَزَقْنٰهُمْ مِّنَ الطَّيِّبٰتِ ۚفَمَا اخْتَلَفُوْا حَتّٰى جَاۤءَهُمُ الْعِلْمُ ۗاِنَّ رَبَّكَ يَقْضِيْ بَيْنَهُمْ يَوْمَ الْقِيٰمَةِ فِيْمَا كَانُوْا فِيْهِ يَخْتَلِفُوْنَ   ( يونس: ٩٣ )

And verily
وَلَقَدْ
andolsun
We settled
بَوَّأْنَا
yerleştirdik
(the) Children
بَنِىٓ
oğullarını
(of) Israel
إِسْرَٰٓءِيلَ
İsrail
(in) a settlement
مُبَوَّأَ
bir yere
honorable
صِدْقٍ
iyi
and We provided them
وَرَزَقْنَٰهُم
ve onları rızıklandırdık
with the good things
مِّنَ ٱلطَّيِّبَٰتِ
temiz şeylerle
and not they differ
فَمَا ٱخْتَلَفُوا۟
ayrılığa düşmediler
until
حَتَّىٰ
kadar
came to them
جَآءَهُمُ
kendilerine gelinceye
the knowledge
ٱلْعِلْمُۚ
ilim
Indeed
إِنَّ
şüphesiz
your Lord
رَبَّكَ
Rabbin
will judge
يَقْضِى
hükmünü verir
between them
بَيْنَهُمْ
aralarında
(on) the Day
يَوْمَ
günü
(of) the Resurrection
ٱلْقِيَٰمَةِ
kıyamet
concerning what
فِيمَا
hususlarda
they used (to)
كَانُوا۟
oldukları
[in it]
فِيهِ
onda
differ
يَخْتَلِفُونَ
ayrılığa düştükleri

veleḳad bevve'nâ benî isrâîle mübevvee ṣidḳiv verazaḳnâhüm mine-ṭṭayyibât. feme-ḫtelefû ḥattâ câehümü-l`ilm. inne rabbeke yaḳḍî beynehüm yevme-lḳiyâmeti fîmâ kânû fîhi yaḫtelifûn. (al-Yūnus 10:93)

Diyanet Isleri:

And olsun ki, İsrailoğullarını iyi bir yere yerleştirdik, onlara temiz rızıklar verdik, kendilerine bir bilgi gelene kadar ayrılığa düşmediler.

English Sahih:

And We had certainly settled the Children of Israel in an agreeable settlement and provided them with good things. And they did not differ until [after] knowledge had come to them. Indeed, your Lord will judge between them on the Day of Resurrection concerning that over which they used to differ. ([10] Yunus : 93)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Andolsun ki biz İsrailoğullarını güzel bir yere yerleştirdik ve onları, tertemiz şeylerle rızıklandırdık. Kendilerine bilgi gelinceye dek de ayrılığa düşmediler. Şüphe yok ki Rabbin, ayrılığa düştükleri şeyler hakkında kıyamet günü, aralarında hükmedecek.