وَعَلَى الَّذِيْنَ هَادُوْا حَرَّمْنَا مَا قَصَصْنَا عَلَيْكَ مِنْ قَبْلُ ۗوَمَا ظَلَمْنٰهُمْ وَلٰكِنْ كَانُوْٓا اَنْفُسَهُمْ يَظْلِمُوْنَ ( النحل: ١١٨ )
And to
وَعَلَى
ve
those who
ٱلَّذِينَ
olanlara da
are Jews
هَادُوا۟
Yahudi
We have forbidden
حَرَّمْنَا
haram kılmıştık
what We related
مَا قَصَصْنَا
anlattıklarımızı
to you
عَلَيْكَ
sana
before before
مِن قَبْلُۖ
bundan önce
And not
وَمَا
değildik
We wronged them
ظَلَمْنَٰهُمْ
onlara zulmediyor
but
وَلَٰكِن
fakat
they used (to)
كَانُوٓا۟
ediyorlardı
themselves
أَنفُسَهُمْ
onlar kendilerine
wrong
يَظْلِمُونَ
zulm
ve`ale-lleẕîne hâdû ḥarramnâ mâ ḳaṣaṣnâ `aleyke min ḳabl. vemâ żalemnâhüm velâkin kânû enfüsehüm yażlimûn. (an-Naḥl 16:118)
Diyanet Isleri:
Sana anlattıklarımızı, daha önce, yahudi olanlara da haram kılmıştık; biz onlara zulmetmedik, onlar kendilerine zulmediyorlardı.
English Sahih:
And to those who are Jews We have prohibited that which We related to you before. And We did not wrong them [thereby], but they were wronging themselves. ([16] An-Nahl : 118)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Yahudi olanlara da daha önce sana anlattığımız şeyleri haram etmiştik. Onlar, bize zulmetmediler, kendilerine zulmettiler.