وَاَلْقٰى فِى الْاَرْضِ رَوَاسِيَ اَنْ تَمِيْدَ بِكُمْ وَاَنْهٰرًا وَّسُبُلًا لَّعَلَّكُمْ تَهْتَدُوْنَۙ ( النحل: ١٥ )
And He has cast
وَأَلْقَىٰ
ve attı
in the earth
فِى ٱلْأَرْضِ
yeryüzüne
firm mountains
رَوَٰسِىَ
dağlar
lest
أَن
diye
it should shake
تَمِيدَ
sarsmasın
with you
بِكُمْ
sizi
and rivers
وَأَنْهَٰرًا
ve ırmaklar
and roads
وَسُبُلًا
ve yollar
so that you may
لَّعَلَّكُمْ
umulur ki
be guided
تَهْتَدُونَ
doğru yolu bulursunuz
veelḳâ fi-l'arḍi ravâsiye en temîde biküm veenhârav vesübülel le`alleküm tehtedûn. (an-Naḥl 16:15)
Diyanet Isleri:
Yeryüzünde, sarsılmayasınız diye, sabit dağlar, nehirler ve belki yolunuzu bulursunuz diye yollar ve işaretler meydana getirmiştir. Onlar yıldızla da yollarını bulurlar.
English Sahih:
And He has cast into the earth firmly set mountains, lest it shift with you, and [made] rivers and roads, that you may be guided, ([16] An-Nahl : 15)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Sizinle beraber sallanmaması, çalkalanmaması için yeryüzünde muhkem ve metin dağlar yaratmıştır, ırmaklar halketmiştir ve gideceğiniz yeri bulmanız için yollar meydana getirmiştir.