Skip to main content

اِنْ تَحْرِصْ عَلٰى هُدٰىهُمْ فَاِنَّ اللّٰهَ لَا يَهْدِيْ مَنْ يُّضِلُّ وَمَا لَهُمْ مِّنْ نّٰصِرِيْنَ   ( النحل: ٣٧ )

If
إِن
şayet
you desire
تَحْرِصْ
ne kadar istesen de
[for] their guidance
عَلَىٰ هُدَىٰهُمْ
onların yola gelmelerini
then indeed
فَإِنَّ
kuşkusuz
Allah
ٱللَّهَ
Allah
(will) not guide
لَا يَهْدِى
yola getirmez
whom
مَن
kimseyi
He lets go astray
يُضِلُّۖ
şaşırttığı
and not (are)
وَمَا
ve olmaz
for them
لَهُم
onların
any
مِّن
hiçbir
helpers
نَّٰصِرِينَ
yardımcıları

in taḥriṣ `alâ hüdâhüm feinne-llâhe lâ yehdî mey yüḍillü vemâ lehüm min nâṣirîn. (an-Naḥl 16:37)

Diyanet Isleri:

Onların doğru yolda olmalarına ne kadar özensen, yine de Allah, saptırdığını doğru yola iletmez. Onların yardımcıları da olmaz.

English Sahih:

[Even] if you should strive for their guidance, [O Muhammad], indeed, Allah does not guide those He sends astray, and they will have no helpers. ([16] An-Nahl : 37)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Onları doğru yola sevketmek için üstlerine düştükçe düşsen de şüphe yok ki Allah, sapıklığı kabul edeni doğru yola getirmez ve onlara bir tek yardımcı da yoktur.