بَلْ نَقْذِفُ بِالْحَقِّ عَلَى الْبَاطِلِ فَيَدْمَغُهٗ فَاِذَا هُوَ زَاهِقٌۗ وَلَكُمُ الْوَيْلُ مِمَّا تَصِفُوْنَ ( الأنبياء: ١٨ )
Nay
بَلْ
hayır
We hurl
نَقْذِفُ
biz atarız
the truth
بِٱلْحَقِّ
hakkı
against
عَلَى
üstüne
[the] falsehood
ٱلْبَٰطِلِ
batılın
and it breaks its head
فَيَدْمَغُهُۥ
onun beynini parçalar
behold
فَإِذَا
derhal
it (is)
هُوَ
o
vanishing
زَاهِقٌۚ
yok olur
And for you
وَلَكُمُ
size
(is) destruction
ٱلْوَيْلُ
yazıklar olsun
for what
مِمَّا
ötürü
you ascribe
تَصِفُونَ
yakıştırdıklarınızdan
bel naḳẕifü bilḥaḳḳi `ale-lbâṭili feyedmeguhû feiẕâ hüve zâhiḳ. velekümü-lveylü mimmâ teṣifûn. (al-ʾAnbiyāʾ 21:18)
Diyanet Isleri:
Gerçeği batılın başına çarparız ve onun beynini parçalar; böylece batıl ortadan kalkar. Allah'a yakıştırdığınız vasıflardan ötürü yazıklar olsun size!
English Sahih:
Rather, We dash the truth upon falsehood, and it destroys it, and thereupon it departs. And for you is destruction from that which you describe. ([21] Al-Anbya : 18)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Biz, gerçeği, aslı olmayan şeye karşı izhar ederiz de onu tamamıyla iptal ederiz ve batıl, helak olup gider o zaman. Ona isnad ettiğiniz şeylerden dolayı yazıklar olsun size.