Skip to main content

فَرَجَعُوْٓا اِلٰٓى اَنْفُسِهِمْ فَقَالُوْٓا اِنَّكُمْ اَنْتُمُ الظّٰلِمُوْنَ ۙ  ( الأنبياء: ٦٤ )

So they returned
فَرَجَعُوٓا۟
döndüler
to themselves
إِلَىٰٓ أَنفُسِهِمْ
kendi vicdanlarına
and said
فَقَالُوٓا۟
ve dediler
"Indeed you
إِنَّكُمْ
hakikaten siz
[you]
أَنتُمُ
sizler
(are) the wrongdoers"
ٱلظَّٰلِمُونَ
haksızsınız

ferace`û ilâ enfüsihim feḳâlû inneküm entümu-żżâlimûn. (al-ʾAnbiyāʾ 21:64)

Diyanet Isleri:

Kendi kendilerine: "Doğrusu siz haksızsınız", sonra kafalarında olan eski inançlarına dönerek: "Ey İbrahim! bunların konuşmayacağını, and olsun ki, bilirsin" dediler.

English Sahih:

So they returned to [blaming] themselves and said [to each other], "Indeed, you are the wrongdoers." ([21] Al-Anbya : 64)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Birbirlerine dönüp de gerçekten de zalimsiniz siz dediler.