Skip to main content

وَلَقَدْ اٰتَيْنَا مُوْسَى الْكِتٰبَ وَجَعَلْنَا مَعَهٗٓ اَخَاهُ هٰرُوْنَ وَزِيْرًا ۚ   ( الفرقان: ٣٥ )

And verily
وَلَقَدْ
ve andolsun
We gave
ءَاتَيْنَا
biz verdik
Musa
مُوسَى
Musa'ya
the Scripture
ٱلْكِتَٰبَ
Kitabı
and We appointed
وَجَعَلْنَا
ve yaptık
with him
مَعَهُۥٓ
kendisinin yanında
his brother
أَخَاهُ
kardeşi
Harun
هَٰرُونَ
Harun'u
(as) an assistant
وَزِيرًا
vezir

veleḳad âteynâ mûse-lkitâbe vece`alnâ me`ahû eḫâhü hârûne vezîrâ. (al-Furq̈ān 25:35)

Diyanet Isleri:

And olsun ki Musa'ya Kitap verdik, kardeşi Harun'u da kendisine vezir yaptık.

English Sahih:

And We had certainly given Moses the Scripture and appointed with him his brother Aaron as an assistant. ([25] Al-Furqan : 35)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Andolsun ki biz Musa'ya kitap verdik ve kardeşi Harun'u, ona vezir ettik.