وَلَمَّا جَاۤءَهُمُ الْحَقُّ قَالُوْا هٰذَا سِحْرٌ وَّاِنَّا بِهٖ كٰفِرُوْنَ ( الزخرف: ٣٠ )
And when
وَلَمَّا
fakat
came to them
جَآءَهُمُ
onlara gelince
the truth
ٱلْحَقُّ
gerçek
they said
قَالُوا۟
dediler
"This
هَٰذَا
bu
(is) magic
سِحْرٌ
büyüdür
and indeed we
وَإِنَّا
ve elbette biz
of it
بِهِۦ
onu
(are) disbelievers"
كَٰفِرُونَ
tanımayız
velemmâ câehümü-lḥaḳḳu ḳâlû hâẕâ siḥruv veinnâ bihî kâfirûn. (az-Zukhruf 43:30)
Diyanet Isleri:
Gerçek kendilerine geldiği zaman: "Bu bir büyüdür. Doğrusu biz onu inkar ediyoruz" dediler.
English Sahih:
But when the truth came to them, they said, "This is magic, and indeed we are, concerning it, disbelievers." ([43] Az-Zukhruf : 30)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Ve onlara gerçek gelince de bu dediler, büyü ve biz şüphe yok ki inkar etmedeyiz onu.