قَالُوْا يٰمُوْسٰٓى اِنَّا لَنْ نَّدْخُلَهَآ اَبَدًا مَّا دَامُوْا فِيْهَا ۖفَاذْهَبْ اَنْتَ وَرَبُّكَ فَقَاتِلَآ اِنَّا هٰهُنَا قٰعِدُوْنَ ( المائدة: ٢٤ )
They said
قَالُوا۟
dediler ki
O Musa!
يَٰمُوسَىٰٓ
Ey Musa
Indeed, we
إِنَّا
şüphesiz biz
never will enter it
لَن نَّدْخُلَهَآ
oraya girmeyiz
ever
أَبَدًا
asla
for as long as they are
مَّا دَامُوا۟
onlar olduğu sürece
in it
فِيهَاۖ
orada
So go
فَٱذْهَبْ
gidin
you
أَنتَ
sen
and your Lord
وَرَبُّكَ
ve Rabbin
and you both fight
فَقَٰتِلَآ
savaşın
Indeed, we
إِنَّا
şüphesiz biz
are [here]
هَٰهُنَا
burada
sitting"
قَٰعِدُونَ
oturuyoruz
ḳâlû yâ mûsâ innâ len nedḫulehâ ebedem mâ dâmû fîhâ feẕheb ente verabbüke feḳâtilâ innâ hâhünâ ḳâ`idûn. (al-Māʾidah 5:24)
Diyanet Isleri:
"Ey Musa! Onlar orada oldukça biz asla oraya girmeyeceğiz. Sen ve Rabbin gidin savaşın, doğrusu biz burada oturacağız" demişlerdi.
English Sahih:
They said, "O Moses, indeed we will not enter it, ever, as long as they are within it; so go, you and your Lord, and fight. Indeed, we are remaining right here." ([5] Al-Ma'idah : 24)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Ya Musa demişlerdi, onlar orada bulundukça biz, oraya ebediyen giremeyiz. Sen, Rabbinle git, ikiniz çarpışın onlarla, biz burada oturup duracağız.