Skip to main content
bismillah

يَٰٓأَيُّهَا
Ey
ٱلَّذِينَ
kimseler
ءَامَنُوٓا۟
inanan(lar)
أَوْفُوا۟
yerine getirin
بِٱلْعُقُودِۚ
akitleri(zi)
أُحِلَّتْ
helal kılındı
لَكُم
sizin için
بَهِيمَةُ
dört ayaklı
ٱلْأَنْعَٰمِ
hayvanlar
إِلَّا
dışındaki
مَا يُتْلَىٰ
oku(nup açıkla)nacak olanların
عَلَيْكُمْ
size
غَيْرَ مُحِلِّى
helal saymamak şartiyle
ٱلصَّيْدِ
avlanmayı
وَأَنتُمْ
siz
حُرُمٌۗ
ihramda iken
إِنَّ
şüphesiz
ٱللَّهَ
Allah
يَحْكُمُ
hükmünü verir
مَا
ne
يُرِيدُ
istediği

yâ eyyühe-lleẕîne âmenû evfû bil`uḳûd. üḥillet leküm behîmetü-l'en`âmi illâ mâ yütlâ `aleyküm gayra müḥilli-ṣṣaydi veentüm ḥurum. inne-llâhe yaḥkümü mâ yürîd.

Ey İnananlar! Akidleri yerine getirin. İhramda iken avlanmayı helal görmeksizin, size bildirilecek olanlar dışında, hayvanlar helal kılındı; Allah dilediği hükmü verir.

Tefsir

يَٰٓأَيُّهَا
Ey
ٱلَّذِينَ
kimseler
ءَامَنُوا۟
inanan(lar)
لَا تُحِلُّوا۟
saygısızlık etmeyin
شَعَٰٓئِرَ
işaretlerine
ٱللَّهِ
Allah'ın
وَلَا
ve
ٱلشَّهْرَ
aya
ٱلْحَرَامَ
haram
وَلَا
ve
ٱلْهَدْىَ
kurbana
وَلَا
ve
ٱلْقَلَٰٓئِدَ
gerdanlık(lı kurban)lara
وَلَآ
ve
ءَآمِّينَ
gelenlere
ٱلْبَيْتَ
Beyt-i
ٱلْحَرَامَ
Haram'a
يَبْتَغُونَ
arzu ederek
فَضْلًا
lutfunu
مِّن رَّبِّهِمْ
Rablerinin
وَرِضْوَٰنًاۚ
ve rızasını
وَإِذَا
ve zaman
حَلَلْتُمْ
ihramdan çıktığınız
فَٱصْطَادُوا۟ۚ
avlanabilirsiniz
وَلَا يَجْرِمَنَّكُمْ
sizi itmesin
شَنَـَٔانُ
beslediğiniz kin
قَوْمٍ
bir topluma karşı
أَن
dolayı
صَدُّوكُمْ
sizi çevirdiklerinden
عَنِ ٱلْمَسْجِدِ
Mescid-i
ٱلْحَرَامِ
Haram'dan
أَن تَعْتَدُواۘ
suç işlemeğe
وَتَعَاوَنُوا۟
ve yardımlaşın
عَلَى
üzerinde
ٱلْبِرِّ
iyilik
وَٱلتَّقْوَىٰۖ
ve takva
وَلَا تَعَاوَنُوا۟
yardımlaşmayın
عَلَى
üzerinde
ٱلْإِثْمِ
günah
وَٱلْعُدْوَٰنِۚ
ve düşmanlık
وَٱتَّقُوا۟
ve korkun
ٱللَّهَۖ
Allah'tan
إِنَّ
şüphesiz
ٱللَّهَ
Allah'ın
شَدِيدُ
çetindir
ٱلْعِقَابِ
azabı

yâ eyyühe-lleẕîne âmenû lâ tüḥillû şe`âira-llâhi vele-şşehra-lḥarâme vele-lhedye vele-lḳalâide velâ âmmîne-lbeyte-lḥarâme yebtegûne faḍlem mir rabbihim veriḍvânâ. veiẕâ ḥaleltüm faṣṭâdû. velâ yecrimenneküm şeneânü ḳavmin en ṣaddûküm `ani-lmescidi-lḥarâmi en ta`tedû. vete`âvenû `ale-lbirri vettaḳvâ. velâ te`âvenû `ale-l'iŝmi vel`udvân. vetteḳu-llâh. inne-llâhe şedîdü-l`iḳâb.

Ey İnananlar! Allah'ın nişanelerine, hürmet edilen aya, hediye olan kurbanlığa, gerdanlıklar takılan hayvanlara, Rab'lerinden bol nimet ve rıza talep ederek Beyt-i Haram'a gelenlere sakın hürmetsizlik etmeyin. İhramdan çıktığınız zaman avlanabilirsiniz. Sizi Mescid-i Haram'dan menettiği için bir topluluğa olan kininiz, aşırı gitmenize sebep olmasın; iyilikte ve fenalıktan sakınmakta yardımlaşın, günah işlemek ve aşırı gitmekte yardımlaşmayın. Allah'tan sakının, Allah'ın cezası şiddetlidir.

Tefsir

حُرِّمَتْ
haram kılındı
عَلَيْكُمُ
size
ٱلْمَيْتَةُ
leş
وَٱلدَّمُ
ve kan
وَلَحْمُ
ve eti
ٱلْخِنزِيرِ
domuz
وَمَآ
ve şeyler
أُهِلَّ
boğazlanan
لِغَيْرِ
başkası adına
ٱللَّهِ
Allah'tan
بِهِۦ
O'na
وَٱلْمُنْخَنِقَةُ
ve boğulmuş
وَٱلْمَوْقُوذَةُ
ve vurulmuş
وَٱلْمُتَرَدِّيَةُ
ve yukarıdan düşmüş
وَٱلنَّطِيحَةُ
ve boynuzlanmış
وَمَآ
ve şeyler (havyanlar)
أَكَلَ
yediği
ٱلسَّبُعُ
canavarın
إِلَّا
hariç
مَا ذَكَّيْتُمْ
sizin kestikleriniz
وَمَا
ve şeyler
ذُبِحَ
boğazlanan
عَلَى
üzerine
ٱلنُّصُبِ
dikili taşlar
وَأَن تَسْتَقْسِمُوا۟
ve kısmet (şans) aramanız
بِٱلْأَزْلَٰمِۚ
fal oklariyle
ذَٰلِكُمْ
bunlar
فِسْقٌۗ
fısktır
ٱلْيَوْمَ
bugün artık
يَئِسَ
umudu kesmişlerdir
ٱلَّذِينَ
kimseler
كَفَرُوا۟
inkar eden(ler)
مِن دِينِكُمْ
sizin dininizden
فَلَا تَخْشَوْهُمْ
onlardan korkmayın
وَٱخْشَوْنِۚ
benden korkun
ٱلْيَوْمَ
bugün
أَكْمَلْتُ
olgunlaştırdım
لَكُمْ
sizin için
دِينَكُمْ
dininizi
وَأَتْمَمْتُ
ve tamamladım
عَلَيْكُمْ
size
نِعْمَتِى
ni'metimi
وَرَضِيتُ
ve razı oldum
لَكُمُ
sizin için
ٱلْإِسْلَٰمَ
İslam'a
دِينًاۚ
din olarak
فَمَنِ
kim
ٱضْطُرَّ
daralırsa
فِى مَخْمَصَةٍ
açlıktan
غَيْرَ مُتَجَانِفٍ
istekle yönelmeden
لِّإِثْمٍۙ
günaha
فَإِنَّ
doğrusu
ٱللَّهَ
Allah
غَفُورٌ
bağışlayandır
رَّحِيمٌ
esirgeyendir

ḥurrimet `aleykümü-lmeytetü veddemü velaḥmü-lḫinzîri vemâ ühille ligayri-llâhi bihî velmünḫaniḳatü velmevḳûẕetü velmüteraddiyetü venneṭîḥatü vemâ ekele-ssebü`u illâ mâ ẕekkeytüm vemâ ẕübiḥa `ale-nnüṣubi veen testaḳsimû bil'ezlâm. ẕâliküm fisḳ. elyevme yeise-lleẕîne keferû min dîniküm felâ taḫşevhüm vaḫşevn. elyevme ekmeltü leküm dîneküm veetmemtü `aleyküm ni`metî veraḍîtü lekümü-l'islâme dînâ. femeni-ḍṭurra fî maḫmeṣatin gayra mütecânifil liiŝmin feinne-llâhe gafûrur raḥîm.

Leş, kan, domuz eti, Allah'tan başkası adına kesilenler, -canları çıkmadan önce kesmemişseniz, boğulmuş, bir yerine vurularak öldürülmüş, düşüp yuvarlanmış, başka bir hayvan tarafından süsülmüş, yırtıcı hayvan tarafından yenmiş olanları- dikili taşlar üzerine boğazlananlar ile fal oklarıyla kısmet aramanız size haram kılındı; bunlar fasıklıktır. Bugün, inkar edenler sizi dininizden etmekten umutlarını kesmişlerdir, onlardan korkmayın, Benden korkun. Bugün, size dininizi bütünledim, üzerinize olan nimetimi tamamladım, din olarak sizin için İslam'ı beğendim. Açlıktan darda kalan, günaha kaymaksızın yiyebilir. Doğrusu Allah Bağışlayan'dır, merhametli olandır.

Tefsir

يَسْـَٔلُونَكَ
sana soruyarlar
مَاذَآ
neyin
أُحِلَّ
helal kılındığını
لَهُمْۖ
kendilerine
قُلْ
de ki
أُحِلَّ
helal kılındı
لَكُمُ
size
ٱلطَّيِّبَٰتُۙ
iyi ve temiz şeyler
وَمَا عَلَّمْتُم
yetiştirdiğiniz
مِّنَ ٱلْجَوَارِحِ
hayvanların
مُكَلِّبِينَ
avcı
تُعَلِّمُونَهُنَّ
öğreterek
مِمَّا عَلَّمَكُمُ
size öğrettiğinden
ٱللَّهُۖ
Allah'ın
فَكُلُوا۟
yeyin
مِمَّآ
şeylerden
أَمْسَكْنَ
tuttukları
عَلَيْكُمْ
sizin için
وَٱذْكُرُوا۟
ve anın
ٱسْمَ
adını
ٱللَّهِ
Allah'ın
عَلَيْهِۖ
üzerine
وَٱتَّقُوا۟
korkun
ٱللَّهَۚ
Allah'tan
إِنَّ
şüphesiz
ٱللَّهَ
Allah
سَرِيعُ
çabuk görendir
ٱلْحِسَابِ
hesabı

yes'elûneke mâẕâ üḥille lehüm. ḳul üḥille lekümu-ṭṭayyibâtü vemâ `allemtüm mine-lcevâriḥi mükellibîne tü`allimûnehünne mimmâ `allemekümü-llâh. fekülû mimmâ emsekne `aleyküm veẕkürü-sme-llâhi `aleyh. vetteḳu-llâh. inne-llâhe serî`u-lḥisâb.

Sana, kendilerine neyin helal kılındığını soruyorlar, de ki: Size temiz olanlar helal kılındı; Allah'ın size öğrettiği üzere alıştırıp yetiştirerek öğrettiğiniz avcı hayvanların sizin için tuttuklarını yiyin ve üzerine Allah'ın adını anın. Allah'tan sakının, doğrusu Allah hesabı çabuk görür.

Tefsir

ٱلْيَوْمَ
bugün
أُحِلَّ
helal kılındı
لَكُمُ
size
ٱلطَّيِّبَٰتُۖ
iyi ve temiz şeyler
وَطَعَامُ
ve yemeği
ٱلَّذِينَ
kendilerine
أُوتُوا۟
verilenlerin
ٱلْكِتَٰبَ
Kitap
حِلٌّ
helal
لَّكُمْ
size
وَطَعَامُكُمْ
sizin yemeğiniz de
حِلٌّ
helaldir
لَّهُمْۖ
onlara
وَٱلْمُحْصَنَٰتُ
ve namuslu kadınlar
مِنَ ٱلْمُؤْمِنَٰتِ
inanan kadınlardan
وَٱلْمُحْصَنَٰتُ
ve namuslu kadınlar
مِنَ ٱلَّذِينَ
kendilerine
أُوتُوا۟
verilenlerden
ٱلْكِتَٰبَ
Kitap
مِن قَبْلِكُمْ
sizden önce
إِذَآ
zaman
ءَاتَيْتُمُوهُنَّ
verdiğiniz
أُجُورَهُنَّ
mehirlerini
مُحْصِنِينَ
iffetli kişiler olarak
غَيْرَ مُسَٰفِحِينَ
zinadan kaçınan
وَلَا مُتَّخِذِىٓ
ve tutmayan
أَخْدَانٍۗ
gizli dost
وَمَن
ve kim
يَكْفُرْ
inkar ederse
بِٱلْإِيمَٰنِ
imânı
فَقَدْ
muhakkak
حَبِطَ
boşa çıkmıştır
عَمَلُهُۥ
onun ameli
وَهُوَ
ve o
فِى ٱلْءَاخِرَةِ
ahirette
مِنَ ٱلْخَٰسِرِينَ
kaybedenlerdendir

elyevme üḥille lekümu-ṭṭayyibât. veṭa`âmü-lleẕîne ûtü-lkitâbe ḥillül leküm. veṭa`âmüküm ḥillül lehüm. velmuḥṣanâtü mine-lmü'minâti velmuḥṣanâtü mine-lleẕîne ûtü-lkitâbe min ḳabliküm iẕâ âteytümûhünne ücûrahünne muḥṣinîne gayra müsâfiḥîne velâ mütteḫiẕî aḫdân. vemey yekfür bil'îmâni feḳad ḥabiṭa `amelüh. vehüve fi-l'âḫirati mine-lḫâsirîn.

Bugün, size temiz olanlar helal kılındı. Kitap verilenlerin yemeği size helal, sizin yemeğiniz de onlara helaldir. İnanan hür ve iffetli kadınlar ve sizden önce kitap verilenlerin hür ve iffetli kadınları -zina etmeksizin, gizli dost tutmaksızın ve mehirlerini verdiğiniz takdirde- size helaldir. Kim imanı inkar ederse, şüphesiz amelleri boşa gider. O, ahirette de kaybedenlerdendir.

Tefsir

يَٰٓأَيُّهَا
Ey
ٱلَّذِينَ
kimseler
ءَامَنُوٓا۟
inanan(lar)
إِذَا
zaman
قُمْتُمْ
dur(mak iste)diğiniz
إِلَى ٱلصَّلَوٰةِ
namaza
فَٱغْسِلُوا۟
yıkayın
وُجُوهَكُمْ
yüzlerinizi
وَأَيْدِيَكُمْ
ve ellerinizi
إِلَى
kadar
ٱلْمَرَافِقِ
dirseklere
وَٱمْسَحُوا۟
ve meshedin
بِرُءُوسِكُمْ
başlarınızı
وَأَرْجُلَكُمْ
ve ayaklarınızı
إِلَى
kadar
ٱلْكَعْبَيْنِۚ
topuklara
وَإِن
ve eğer
كُنتُمْ
iseniz
جُنُبًا
cünüp
فَٱطَّهَّرُوا۟ۚ
tam temizlenin
وَإِن
eğer
كُنتُم
iseniz
مَّرْضَىٰٓ
hasta
أَوْ
yahut
عَلَىٰ
üzerinde
سَفَرٍ
seyahat
أَوْ
yahut
جَآءَ
gelmişse
أَحَدٌ
biriniz
مِّنكُم
sizden
مِّنَ ٱلْغَآئِطِ
tuvaletten
أَوْ
ya da
لَٰمَسْتُمُ
dokunmuşsa
ٱلنِّسَآءَ
kadınlara
فَلَمْ
ve
تَجِدُوا۟
bulamamışsanız
مَآءً
su
فَتَيَمَّمُوا۟
teyemmüm edin
صَعِيدًا
toprağa
طَيِّبًا
temiz
فَٱمْسَحُوا۟
ve sürün
بِوُجُوهِكُمْ
yüzlerinize
وَأَيْدِيكُم
ve ellerinize
مِّنْهُۚ
ondan
مَا يُرِيدُ
istemiyor
ٱللَّهُ
Allah
لِيَجْعَلَ
çıkarmak
عَلَيْكُم
size
مِّنْ
hiçbir
حَرَجٍ
güçlük
وَلَٰكِن
fakat
يُرِيدُ
istiyor
لِيُطَهِّرَكُمْ
sizi temizlemek
وَلِيُتِمَّ
ve tamamlamak
نِعْمَتَهُۥ
ni'metini
عَلَيْكُمْ
size olan
لَعَلَّكُمْ
umulur ki
تَشْكُرُونَ
şükredersiniz

yâ eyyühe-lleẕîne âmenû iẕâ ḳumtüm ile-ṣṣalâti fagsilû vucûheküm veeydiyeküm ile-lmerâfiḳi vemseḥû biruûsiküm veercüleküm ile-lka`beyn. vein küntüm cünüben feṭṭahherû. vein küntüm merḍâ ev `alâ seferin ev câe eḥadüm minküm mine-lgâiṭi ev lemestümü-nnisâe felem tecidû mâen feteyemmemû ṣa`îden ṭayyiben femseḥû bivucûhiküm veeydîküm minh. mâ yürîdü-llâhü liyec`ale `aleyküm min ḥaraciv velâkiy yürîdü liyüṭahhiraküm veliyütimme ni`metehû `aleyküm le`alleküm teşkürûn.

Ey İnananlar! Namaza kalktığınızda yüzlerinizi, dirseklere kadar ellerinizi, -başlarınızı meshedip- topuk kemiklerine kadar ayaklarınızı yıkayın. Eğer cünüpseniz yıkanıp temizlenin; şayet hasta veya yolculukta iseniz veya ayak yolundan gelmişseniz yahut kadınlara yaklaşmışsanız ve su bulamamışsanız temiz bir toprağa teyemmüm edin, yüzlerinizi, ellerinizi onunla meshedin. Allah sizi zorlamak istemez, Allah sizi arıtıp üzerinize olan nimetini tamamlamak ister ki şükredesiniz.

Tefsir

وَٱذْكُرُوا۟
ve hatırlayın
نِعْمَةَ
ni'metini
ٱللَّهِ
Allah'ın
عَلَيْكُمْ
size olan
وَمِيثَٰقَهُ
ve sözünü
ٱلَّذِى
öyle ki
وَاثَقَكُم
verdiniz
بِهِۦٓ
O'na
إِذْ
hani
قُلْتُمْ
demiştiniz
سَمِعْنَا
işittik
وَأَطَعْنَاۖ
ve ita'at ettik
وَٱتَّقُوا۟
korkun
ٱللَّهَۚ
Allah'tan
إِنَّ
şüphesiz
ٱللَّهَ
Allah
عَلِيمٌۢ
bilir
بِذَاتِ
özünü
ٱلصُّدُورِ
göğüslerin

veẕkürû ni`mete-llâhi `aleyküm vemîŝâḳahü-lleẕî vâŝeḳaküm bihî iẕ ḳultüm semi`nâ veeṭa`nâ. vetteḳu-llâh. inne-llâhe `alîmüm biẕâti-ṣṣudûr.

Allah'ın size olan nimetini ve "İşittik, itaat ettik" dediğinizde sizi andına bağladığı sözünü anın. Allah'tan sakının, Allah içinizde olanı elbette bilir.

Tefsir

يَٰٓأَيُّهَا
Ey
ٱلَّذِينَ
kimseler
ءَامَنُوا۟
inanan(lar)
كُونُوا۟
olun
قَوَّٰمِينَ
(hakkı) ayakta tutan
لِلَّهِ
Allah için
شُهَدَآءَ
şahidlik edenler
بِٱلْقِسْطِۖ
adaletle
وَلَا يَجْرِمَنَّكُمْ
sizi saptırmasın
شَنَـَٔانُ
duyduğunuz kin
قَوْمٍ
bir topluluğa
عَلَىٰٓ
karşı
أَلَّا تَعْدِلُوا۟ۚ
adaletten
ٱعْدِلُوا۟
adil davranın
هُوَ
bu
أَقْرَبُ
daha yakındır
لِلتَّقْوَىٰۖ
takvaya
وَٱتَّقُوا۟
korkun
ٱللَّهَۚ
Allah'tan
إِنَّ
kuşkusuz
ٱللَّهَ
Allah
خَبِيرٌۢ
haber almaktadır
بِمَا
şeyleri
تَعْمَلُونَ
yaptıklarınız

yâ eyyühe-lleẕîne âmenû kûnû ḳavvâmîne lillâhi şühedâe bilḳisṭ. velâ yecrimenneküm şeneânü ḳavmin `alâ ellâ ta`dilû. i`dilû. hüve aḳrabü littaḳvâ. vetteḳu-llâh. inne-llâhe ḫabîrum bimâ ta`melûn.

Ey İnananlar! Allah için adaleti ayakta tutup gözeten şahidler olun. Bir topluluğa olan öfkeniz sizi adaletsizliğe sürüklemesin; adil olun; bu, Allah'a karşı gelmekten sakınmaya daha yakındır. Allah'tan sakının, doğrusu Allah işlediklerinizden Haberdar'dır.

Tefsir

وَعَدَ
va'detmiştir
ٱللَّهُ
Allah
ٱلَّذِينَ
kimselere
ءَامَنُوا۟
inanan(lara)
وَعَمِلُوا۟
ve yapanlara
ٱلصَّٰلِحَٰتِۙ
iyi işler
لَهُم
onlarındır
مَّغْفِرَةٌ
bağışlama
وَأَجْرٌ
ve mükafat
عَظِيمٌ
büyük

ve`ade-llâhü-lleẕîne âmenû ve`amilu-ṣṣâliḥâti lehüm magfiratüv veecrun `ażîm.

Allah, inananlara ve yararlı işler işleyenlere mağfiret ve büyük ecir olduğunu vadetmiştir.

Tefsir

وَٱلَّذِينَ
kimseler
كَفَرُوا۟
inkar eden(ler)
وَكَذَّبُوا۟
ve yalanlayanlar ise
بِـَٔايَٰتِنَآ
ayetlerimizi
أُو۟لَٰٓئِكَ
onlar
أَصْحَٰبُ
halkıdır
ٱلْجَحِيمِ
cehennemin

velleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ ülâike aṣḥâbü-lceḥîm.

İnkar edenler ve ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar cehennemliklerdir.

Tefsir
Kuran bilgisi :
Maide
القرآن الكريم:المائدة
Ayet Sajdah (سجدة):-
suresi (latin):Al-Ma'idah
sayı Suresi:5
Genel Toplam ayet:120
Toplam kelimeler:-
Toplam karakter:12464
sayı Ruku:16
yer:Medine
Azalan Sipariş:112
Ayetten Başlarken:669