Skip to main content

هُوَ الْاَوَّلُ وَالْاٰخِرُ وَالظَّاهِرُ وَالْبَاطِنُۚ وَهُوَ بِكُلِّ شَيْءٍ عَلِيْمٌ   ( الحديد: ٣ )

He
هُوَ
O
(is) the First
ٱلْأَوَّلُ
ilktir
and the Last
وَٱلْءَاخِرُ
ve sondur
and the Apparent
وَٱلظَّٰهِرُ
ve zahirdir
and the Unapparent
وَٱلْبَاطِنُۖ
ve batındır
and He
وَهُوَ
ve O
(is) of every
بِكُلِّ
her
thing
شَىْءٍ
şeyi
All-Knower
عَلِيمٌ
bilendir

hüve-l'evvelü vel'âḫiru veżżâhiru velbâṭin. vehüve bikülli şey'in `alîm. (al-Ḥadīd 57:3)

Diyanet Isleri:

O her şeyden öncedir; kendisinden sonraya hiçbir şeyin kalmayacağı son'dur; varlığı aşikardır; gerçek mahiyeti insan için gizlidir. O her şeyi bilir.

English Sahih:

He is the First and the Last, the Ascendant and the Intimate, and He is, of all things, Knowing. ([57] Al-Hadid : 3)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve odur her şeyden önce var olan ve her şeyden sonra kalan ve her şeye üstün olup delilleriyle bilinen ve her şeyi bilen de duygularla bilinmeyen ve o, her şeyi bilir.