وَالَّذِيْنَ كَفَرُوْا وَكَذَّبُوْا بِاٰيٰتِنَآ اُولٰۤىِٕكَ اَصْحٰبُ النَّارِ خٰلِدِيْنَ فِيْهَاۗ وَبِئْسَ الْمَصِيْرُ ࣖ ( التغابن: ١٠ )
But those who
وَٱلَّذِينَ
ve kimseler
disbelieved
كَفَرُوا۟
inkar eden(ler)
and denied
وَكَذَّبُوا۟
ve yalanlayanlar
[in] Our Verses
بِـَٔايَٰتِنَآ
ayetlerimizi
those
أُو۟لَٰٓئِكَ
işte onlar
(are the) companions
أَصْحَٰبُ
halkıdır
(of) the Fire
ٱلنَّارِ
ateş
abiding forever
خَٰلِدِينَ
sürekli kalacaklardır
therein
فِيهَاۖ
orada
And wretched is
وَبِئْسَ
ne kötü
the destination
ٱلْمَصِيرُ
gidilecek yerdir orası
velleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ ülâike aṣḥâbü-nnâri ḫâlidîne fîhâ. vebi'se-lmeṣîr. (at-Taghābun 64:10)
Diyanet Isleri:
İnkar edip, ayetlerimizi yalanlayanlar, işte onlar da ateşliklerdir, orada temellidirler. Ne kötü bir dönüştür!
English Sahih:
But the ones who disbelieved and denied Our verses – those are the companions of the Fire, abiding eternally therein; and wretched is the destination. ([64] At-Taghabun : 10)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Ve kafir olan ve delillerimizi yalanlayanlarsa cehennemliklerdir, ebedi kalırlar orada ve orası, dönüp varılacak ne kötü yerdir.