يَعْلَمُ مَا فِى السَّمٰوٰتِ وَالْاَرْضِ وَيَعْلَمُ مَا تُسِرُّوْنَ وَمَا تُعْلِنُوْنَۗ وَاللّٰهُ عَلِيْمٌ ۢبِذَاتِ الصُّدُوْرِ ( التغابن: ٤ )
He knows
يَعْلَمُ
bilir
what
مَا
bulunanları
(is) in the heavens
فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ
göklerde
and the earth
وَٱلْأَرْضِ
ve yerde
and He knows
وَيَعْلَمُ
ve bilir
what
مَا
şeyleri
you conceal
تُسِرُّونَ
gizlediğiniz
and what
وَمَا
ve şeyleri
you declare
تُعْلِنُونَۚ
açığa vurduğunuz
And Allah
وَٱللَّهُ
ve Allah
(is) All-Knowing
عَلِيمٌۢ
bilendir
of what
بِذَاتِ
özünü
(is in) the breasts
ٱلصُّدُورِ
göğüslerin
ya`lemü mâ fi-ssemâvâti vel'arḍi veya`lemü mâ tüsirrûne vemâ tü`linûn. vellâhü `alîmüm biẕâti-ṣṣudûr. (at-Taghābun 64:4)
Diyanet Isleri:
Göklerde ve yerde olanları bilir; gizlediklerinizi de açığa vurduklarınızı da bilir; Allah, kalblerde olanı da bilendir.
English Sahih:
He knows what is within the heavens and earth and knows what you conceal and what you declare. And Allah is Knowing of that within the breasts. ([64] At-Taghabun : 4)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Bilir ne varsa göklerde ve ne varsa yeryüzünde ve bilir neyi gizlerseniz ve neyi açığa vurursanız ve Allah, gönüllerde olanı da bilir.