Skip to main content

لَوْلَآ اَنْ تَدَارَكَهٗ نِعْمَةٌ مِّنْ رَّبِّهٖ لَنُبِذَ بِالْعَرَاۤءِ وَهُوَ مَذْمُوْمٌ   ( القلم: ٤٩ )

If not
لَّوْلَآ
eğer olmasaydı
that overtook him
أَن تَدَٰرَكَهُۥ
ona yetişmesi
a Favor
نِعْمَةٌ
bir ni'metin
from his Lord
مِّن رَّبِّهِۦ
Rabbinden
surely he would have been thrown
لَنُبِذَ
elbette atılırdı
onto (the) naked shore
بِٱلْعَرَآءِ
çıplak bir yere
while he
وَهُوَ
ve o
(was) blamed
مَذْمُومٌ
kınananrak

levlâ en tedârakehû ni`metüm mir rabbihî lenübiẕe bil`arâi vehüve meẕmûm. (al-Q̈alam 68:49)

Diyanet Isleri:

Rabbinin katından ona bir nimet ulaşmasaydı, kınanmış olarak sahile atılacaktı.

English Sahih:

If not that a favor [i.e., mercy] from his Lord overtook him, he would have been thrown onto the naked shore while he was censured. ([68] Al-Qalam : 49)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Rabbinden bir nimet erişmeseydi ona elbette bir yere, fena bir halde bırakılır giderdi.