وَاٰخَرُوْنَ مُرْجَوْنَ لِاَمْرِ اللّٰهِ اِمَّا يُعَذِّبُهُمْ وَاِمَّا يَتُوْبُ عَلَيْهِمْۗ وَاللّٰهُ عَلِيْمٌ حَكِيْمٌ ( التوبة: ١٠٦ )
And others
وَءَاخَرُونَ
ve başkaları da var ki
deferred
مُرْجَوْنَ
bırakılmışlardır
for the Command of Allah
لِأَمْرِ
emrine
for the Command of Allah
ٱللَّهِ
Allah'ın
whether
إِمَّا
ya
He will punish them
يُعَذِّبُهُمْ
onlara azabeder
or
وَإِمَّا
ya da
He will turn (in mercy)
يَتُوبُ
affeder
to them
عَلَيْهِمْۗ
onları
And Allah
وَٱللَّهُ
Allah
(is) All-Knower
عَلِيمٌ
bilendir
All-Wise
حَكِيمٌ
hüküm ve hikmet sahibidir
veâḫarûne mürcevne liemri-llâhi immâ yü`aẕẕibühüm veimmâ yetûbü `aleyhim. vellâhü `alîmün ḥakîm. (at-Tawbah 9:106)
Diyanet Isleri:
Savaştan geri kalanların bir kısmının işi de Allah'ın buyruğuna kalmıştır. Allah onlara ya azabeder, ya da tevbelerini kabul eder. O bilendir, hakimdir.
English Sahih:
And [there are] others deferred until the command of Allah – whether He will punish them or whether He will forgive them. And Allah is Knowing and Wise. ([9] At-Tawbah : 106)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Bir başka bölük de var ki işleri, Allah'ın emrine kalmış; dilerse azaplandırır onları, dilerse tövbelerini kabul eder ve Allah, her şeyi bilir, hüküm ve hikmet sahibidir.