Skip to main content

وَلَمَّا دَخَلُوْا عَلٰى يُوْسُفَ اٰوٰٓى اِلَيْهِ اَخَاهُ قَالَ اِنِّيْٓ اَنَا۠ اَخُوْكَ فَلَا تَبْتَىِٕسْ بِمَا كَانُوْا يَعْمَلُوْنَ  ( يوسف: ٦٩ )

And when
وَلَمَّا
ne zaman ki
they entered
دَخَلُوا۟
girince
upon
عَلَىٰ
huzuruna
Yusuf
يُوسُفَ
Yusuf'un
he took
ءَاوَىٰٓ
aldı
to himself
إِلَيْهِ
yanına
his brother
أَخَاهُۖ
kardeşini
He said
قَالَ
dedi
"Indeed I
إِنِّىٓ
gerçekten ben
[I] am
أَنَا۠
ben
your brother
أَخُوكَ
senin kardeşinim
so (do) not grieve
فَلَا تَبْتَئِسْ
üzülme
for what
بِمَا
sebebiyle
they used (to) do"
كَانُوا۟ يَعْمَلُونَ
onların yaptıkları

velemmâ deḫalû `alâ yûsüfe âvâ ileyhi eḫâhü ḳâle innî ene eḫûke felâ tebteis bimâ kânû ya`melûn. (Yūsuf 12:69)

Diyanet Isleri:

Yusuf'un yanına girdiklerinde, kardeşini bağrına bastı ve: "Ben senin kardeşinim, onların yaptıklarına artık üzülme" dedi.

English Sahih:

And when they entered upon Joseph, he took his brother to himself; he said, "Indeed, I am your brother, so do not despair over what they used to do [to me]." ([12] Yusuf : 69)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Yusuf'un huzuruna girdikleri zaman Yusuf, kardeşini yanına aldı da ben senin kardeşinim dedi, onların yaptıkları hareketten kederlenme.