Skip to main content

وَمِنْهُمْ اُمِّيُّوْنَ لَا يَعْلَمُوْنَ الْكِتٰبَ اِلَّآ اَمَانِيَّ وَاِنْ هُمْ اِلَّا يَظُنُّوْنَ  ( البقرة: ٧٨ )

And among them
وَمِنْهُمْ
onların içinde vardır
(are) unlettered ones
أُمِّيُّونَ
ümmiler
(who) do not know
لَا يَعْلَمُونَ
bilmezler
the book
ٱلْكِتَٰبَ
Kitabı
except
إِلَّآ
dışında
wishful thinking
أَمَانِىَّ
kuruntuları
and not they
وَإِنْ هُمْ
onlar
(do anything) except
إِلَّا
sadece
guess
يَظُنُّونَ
zannediyorlar

veminhüm ümmiyyûne lâ ya`lemûne-lkitâbe illâ emâniyye vein hüm illâ yeżunnûn. (al-Baq̈arah 2:78)

Diyanet Isleri:

Onların bir kısmının okuyup yazması yoktu. Kitab'ı bilmezlerdi; bildikleri sadece bir takım yalan ve kuruntulardı. Onlar ancak vehim içindedirler.

English Sahih:

And among them are unlettered ones who do not know the Scripture except [indulgement in] wishful thinking, but they are only assuming. ([2] Al-Baqarah : 78)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

İçlerinde, anasından doğduğu gibi kalan, okuma yazma bilmeyenler de var ki onlar, kitap nedir bilmezler. Bildikleri şey, ancak kuruntularıdır, onlar, ancak zanna kapılırlar.