Skip to main content

فَكَانَ عَاقِبَتَهُمَآ اَنَّهُمَا فِى النَّارِ خَالِدَيْنِ فِيْهَاۗ وَذٰلِكَ جَزٰۤؤُا الظّٰلِمِيْنَ ࣖ  ( الحشر: ١٧ )

So will be
فَكَانَ
nihayet oldu
(the) end of both of them
عَٰقِبَتَهُمَآ
sonları
that they will
أَنَّهُمَا
ikisinin de
(be) in the Fire
فِى ٱلنَّارِ
ateşte kalmaları
abiding forever
خَٰلِدَيْنِ
ebedi olarak
therein
فِيهَاۚ
orada
And that
وَذَٰلِكَ
ve budur
(is the) recompense
جَزَٰٓؤُا۟
cezası
(of) the wrongdoers
ٱلظَّٰلِمِينَ
zalimlerin

fekâne `âḳibetehümâ ennehümâ fi-nnâri ḫâlideyni fîhâ. veẕâlike cezâu-żżâlimîn. (al-Ḥašr 59:17)

Diyanet Isleri:

İkisinin sonucu da, içinde temelli kalacakları ateş olacaktır. Zalimlerin cezası budur.

English Sahih:

So the outcome for both of them is that they will be in the Fire, abiding eternally therein. And that is the recompense of the wrongdoers. ([59] Al-Hashr : 17)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Derken ikisinin de sonları şu olur: Şüphe yok ki ikisi de, ebedi kalmak üzere ateşe girerler ve budur zulmedenlerin cezası.