Skip to main content

وَلَا تَكُوْنُوْا كَالَّذِيْنَ نَسُوا اللّٰهَ فَاَنْسٰىهُمْ اَنْفُسَهُمْۗ اُولٰۤىِٕكَ هُمُ الْفٰسِقُوْنَ   ( الحشر: ١٩ )

And (do) not
وَلَا
ve
be
تَكُونُوا۟
olmayın
like those who
كَٱلَّذِينَ
kimseler gibi
forgot
نَسُوا۟
unutanlar
Allah
ٱللَّهَ
Allah'ı
so He made them forget
فَأَنسَىٰهُمْ
ve onlara unutturduğu
themselves
أَنفُسَهُمْۚ
kendi canlarını
Those
أُو۟لَٰٓئِكَ
işte
[they]
هُمُ
onlar
(are) the defiantly disobedient
ٱلْفَٰسِقُونَ
yoldan çıkanlardır

velâ tekûnû kelleẕîne nesü-llâhe feensâhüm enfüsehüm. ülâike hümü-lfâsiḳûn. (al-Ḥašr 59:19)

Diyanet Isleri:

Allah'ı unutup da, Allah'ın da kendilerini kendilerine unutturduğu kimseler gibi olmayın; onlar, yoldan çıkmış kimselerdir.

English Sahih:

And be not like those who forgot Allah, so He made them forget themselves. Those are the defiantly disobedient. ([59] Al-Hashr : 19)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve o kişilere benzemeyin ki Allah'ı unutmuşlar da o da, kendilerini unutturmuştur onlara; onlardır, buyruktan çıkanların ta kendileri.