Skip to main content

اُولٰۤىِٕكَ الَّذِيْنَ طَبَعَ اللّٰهُ عَلٰى قُلُوْبِهِمْ وَسَمْعِهِمْ وَاَبْصَارِهِمْۗ وَاُولٰۤىِٕكَ هُمُ الْغٰفِلُوْنَ   ( النحل: ١٠٨ )

Those
أُو۟لَٰٓئِكَ
onlar
(are) the ones
ٱلَّذِينَ
kimselerdir
Allah has set a seal
طَبَعَ
mühürlediği
Allah has set a seal
ٱللَّهُ
Allah'ın
over
عَلَىٰ
üzerini
their hearts
قُلُوبِهِمْ
kalbleri
and their hearing
وَسَمْعِهِمْ
ve kulaklarını
and their sight
وَأَبْصَٰرِهِمْۖ
ve gözlerini
And those
وَأُو۟لَٰٓئِكَ
ve işte
they are
هُمُ
onlardır
the heedless
ٱلْغَٰفِلُونَ
gafiller

ülâike-lleẕîne ṭabe`a-llâhü `alâ ḳulûbihim vesem`ihim veebṣârihim. veülâike hümü-lgâfilûn. (an-Naḥl 16:108)

Diyanet Isleri:

İşte Allah'ın kalblerini, kulaklarını ve gözlerini mühürlediği kimseler bunlardır. Gafiller de işte bunlardır.

English Sahih:

Those are the ones over whose hearts and hearing and vision Allah has sealed, and it is those who are the heedless. ([16] An-Nahl : 108)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Onlar, öyle kişilerdir ki Allah, onların kalplerini, kulaklarını, gözlerini mühürlemiştir ve onlardır gaflet edenlerin ta kendileri.