Skip to main content

ثُمَّ قَسَتْ قُلُوْبُكُمْ مِّنْۢ بَعْدِ ذٰلِكَ فَهِيَ كَالْحِجَارَةِ اَوْ اَشَدُّ قَسْوَةً ۗ وَاِنَّ مِنَ الْحِجَارَةِ لَمَا يَتَفَجَّرُ مِنْهُ الْاَنْهٰرُ ۗ وَاِنَّ مِنْهَا لَمَا يَشَّقَّقُ فَيَخْرُجُ مِنْهُ الْمَاۤءُ ۗوَاِنَّ مِنْهَا لَمَا يَهْبِطُ مِنْ خَشْيَةِ اللّٰهِ ۗوَمَا اللّٰهُ بِغَافِلٍ عَمَّا تَعْمَلُوْنَ  ( البقرة: ٧٤ )

Then
ثُمَّ
sonra yine
hardened
قَسَتْ
katılaştı
your hearts
قُلُوبُكُم
kalbleriniz
from after
مِّنۢ بَعْدِ
ardından
that
ذَٰلِكَ
bunun
so they
فَهِىَ
şimdi onlar
(became) like [the] stones
كَٱلْحِجَارَةِ
taş gibi
or
أَوْ
hatta
stronger
أَشَدُّ
daha da
(in) hardness
قَسْوَةًۚ
katıdır
And indeed
وَإِنَّ
çünkü
from the stones
مِنَ ٱلْحِجَارَةِ
öyle taş
certainly (there are some) which
لَمَا
var ki
gush forth
يَتَفَجَّرُ
fışkırır
from it
مِنْهُ
içinden
[the] rivers
ٱلْأَنْهَٰرُۚ
ırmaklar
and indeed
وَإِنَّ
ve şüphesiz
from them
مِنْهَا
öylesi de
certainly (there are some) which
لَمَا
var ki
split
يَشَّقَّقُ
çatlayıverir de
so comes out
فَيَخْرُجُ
çıkar
from it
مِنْهُ
ondan
[the] water
ٱلْمَآءُۚ
su
and indeed
وَإِنَّ
ve şüphesiz
from them
مِنْهَا
ondan
certainly (there are some) which
لَمَا
öylesi de var ki
fall down
يَهْبِطُ
aşağı yuvarlanır
from fear
مِنْ خَشْيَةِ
korkusundan
(of) Allah
ٱللَّهِۗ
Allah
And not
وَمَا
ve değildir
(is) Allah
ٱللَّهُ
Allah
unaware
بِغَٰفِلٍ
gafil
of what you do
عَمَّا تَعْمَلُونَ
yaptıklarınızdan

ŝümme ḳaset ḳulûbüküm mim ba`di ẕâlike fehiye kelḥicârati ev eşeddü ḳasveh. veinne mine-lḥicârati lemâ yetefecceru minhü-l'enhâr. veinne minhâ lemâ yeşşeḳḳaḳu feyaḫrucü minhü-lmâ'. veinne minhâ lemâ yehbiṭu min ḫaşyeti-llâh. veme-llâhü bigâfilin `ammâ ta`melûn. (al-Baq̈arah 2:74)

Diyanet Isleri:

Sonra kalbleriniz yine katılaştı, taş gibi, hatta daha da katı oldu. Nitekim taşlar arasında kendisinden ırmaklar fışkıran vardır; yarılıp su çıkan vardır; Allah korkusundan yuvarlananlar vardır. Allah yaptıklarınızı bilmez değildir.

English Sahih:

Then your hearts became hardened after that, being like stones or even harder. For indeed, there are stones from which rivers burst forth, and there are some of them that split open and water comes out, and there are some of them that fall down for fear of Allah. And Allah is not unaware of what you do. ([2] Al-Baqarah : 74)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ama bundan sonra kalpleriniz katılaştı, taşa döndü, Hatta taştan da katı bir hale geldi. Çünkü öyle taşlar var ki içinden nehirler kaynar. Öylesi var ki çatladı mı bağrından su fışkırır. Öylesi de var ki Allah korkusundan yerlere yuvarlanır. Allah, yaptığınızdan gafil değil ki.