Skip to main content

فَاَلْقٰىهَا فَاِذَا هِيَ حَيَّةٌ تَسْعٰى   ( طه: ٢٠ )

So he threw it down
فَأَلْقَىٰهَا
onu attı
and behold!
فَإِذَا
(bir de ne görsün)
It
هِىَ
o
(was) a snake
حَيَّةٌ
kocaman bir yılan
moving swiftly
تَسْعَىٰ
koşan

feelḳâhâ feiẕâ hiye ḥayyetün tes`â. (Ṭāʾ Hāʾ 20:20)

Diyanet Isleri:

Bırakınca, değnek hemen, koşan bir yılan oluverdi.

English Sahih:

So he threw it down, and thereupon it was a snake, moving swiftly. ([20] Taha : 20)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Bıraktı onu, bir de baktı ki bir yılan olmuş, koşup durmada.