لَاهِيَةً قُلُوْبُهُمْۗ وَاَسَرُّوا النَّجْوَىۖ الَّذِيْنَ ظَلَمُوْاۖ هَلْ هٰذَآ اِلَّا بَشَرٌ مِّثْلُكُمْۚ اَفَتَأْتُوْنَ السِّحْرَ وَاَنْتُمْ تُبْصِرُوْنَ ( الأنبياء: ٣ )
lâhiyeten ḳulûbühüm. veeserrü-nnecvâ. elleẕîne żalemû. hel hâẕâ illâ beşer miŝlüküm. efete'tûne-ssiḥra veentüm tübṣirûn. (al-ʾAnbiyāʾ 21:3)
Diyanet Isleri:
Rablerinden kendilerine gelen her yeni ihtarı mutlaka, gönülleri gaflet içinde eğlenerek dinlerler. Zulmedenler, gizli toplantılarında: "Bu zat, sizin gibi bir insandan başka bir şey midir? Siz, göz göre göre sihre mi uyarsınız?" diye konuşurlar.
English Sahih:
With their hearts distracted. And those who do wrong conceal their private conversation, [saying], "Is this [Prophet] except a human being like you? So would you approach magic while you are aware [of it]?" ([21] Al-Anbya : 3)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Kalpleri de oyuna dalmıştır da o zalimler, fısıltıyla konuşarak bu da sizin gibi bir insandan başka bir mahluk mu ki, göz göre göre büyüye mi kapılacaksınız derler.