Suçluların kalblerine Kuran'ı böylece sokarız da, can yakıcı azabı görmedikçe ona inanmazlar. Bu azap onlara haberleri olmadan geliverecektir.
English Sahih:
They will not believe in it until they see the painful punishment. ([26] Ash-Shu'ara : 201)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Fakat elemli azabı görmedikçe inanmazlar ona.
2 Adem Uğur
Onun için, acıklı azabı görünceye kadar ona iman etmezler.
3 Ali Bulaç
Onlar, o pek acı azabı görünceye kadar ona inanmazlar.
4 Ali Fikri Yavuz
O acıklı azabı görecekleri ana kadar, bu Kur’ân’a iman etmezler.
5 Celal Yıldırım
(200-201) İşte biz onu (=inkâr ve sapıklığı) böylece suçlu günahkârların kalblerine aktarıp soktuk da elem verici azabı görmedikçe mümkün değil ona inanmazlar.
6 Diyanet Vakfı
Onun için, acıklı azabı görünceye kadar ona iman etmezler.
7 Edip Yüksel
Acı azabı görünceye kadar ona inanmazlar.
8 Elmalılı Hamdi Yazır
Böylece onu günahkarların kalplerine soktuk. (okuyup anladılar, ama yine de) acıklı azabı görünceye kadar ona iman etmezler.
9 Fizilal-il Kuran
Onlar acıklı azabı görmedikçe ona inanmazlar.
10 Gültekin Onan
Onlar, o pek acı azabı görünceye kadar ona inanmazlar.
11 Hasan Basri Çantay
o pek çetin azâbı görecekleri (âna) kadar onlar (kaabil değil) bu (Kur´ana) inanmazlar.