Skip to main content

فَاِنْ كَذَّبُوْكَ فَقَدْ كُذِّبَ رُسُلٌ مِّنْ قَبْلِكَ جَاۤءُوْ بِالْبَيِّنٰتِ وَالزُّبُرِ وَالْكِتٰبِ الْمُنِيْرِ  ( آل عمران: ١٨٤ )

Then if
فَإِن
eğer
they reject you
كَذَّبُوكَ
seni yalanladılarsa
then certainly
فَقَدْ
doğrusu
were rejected
كُذِّبَ
yalanlanmıştı
Messengers
رُسُلٌ
peygamberler de
from before you
مِّن قَبْلِكَ
senden önce
(who) came
جَآءُو
getiren
with the clear Signs
بِٱلْبَيِّنَٰتِ
açık deliller
and the Scriptures
وَٱلزُّبُرِ
hikmetli sahifeler
and the Book
وَٱلْكِتَٰبِ
ve Kitabı
[the] Enlightening
ٱلْمُنِيرِ
aydınlatıcı

fein keẕẕebûke feḳad küẕẕibe rusülüm min ḳablike câû bilbeyyinâti vezzübüri velkitâbi-lmünîr. (ʾĀl ʿImrān 3:184)

Diyanet Isleri:

Seni yalancı saydılarsa, senden önce belgeler, sahifeler ve aydınlatıcı kitap getiren peygamberler de yalanlanmıştı.

English Sahih:

Then if they deny you, [O Muhammad] – so were messengers denied before you, who brought clear proofs and written ordinances and the enlightening Scripture. ([3] Ali 'Imran : 184)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Seni yalan sayarlarsa senden önce apaçık delillerle, sahifelerle ve aydınlatıcı kitapla gelen peygamberler de yalan sayılmıştır.