اَنّٰى لَهُمُ الذِّكْرٰى وَقَدْ جَاۤءَهُمْ رَسُوْلٌ مُّبِيْنٌۙ ( الدخان: ١٣ )
How can
أَنَّىٰ
ne kadar uzak
(there be) for them
لَهُمُ
onlar için
the reminder
ٱلذِّكْرَىٰ
öğüt almak
when verily
وَقَدْ
oysa elbette
had come to them
جَآءَهُمْ
kendilerine gelmişti
a Messenger
رَسُولٌ
bir elçi
clear
مُّبِينٌ
apaçık
ennâ lehümü-ẕẕikrâ veḳad câehüm rasûlüm mübîn. (ad-Dukhān 44:13)
Diyanet Isleri:
Nerde onlarda öğüt almak? Kendilerine gerçeği açıklayan bir peygamber gelmişti ve ondan yüz çevirmişler, "Belletilmiş bir deli" demişlerdi.
English Sahih:
How will there be for them a reminder [at that time]? And there had come to them a clear Messenger. ([44] Ad-Dukhan : 13)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Siz neredesiniz, öğüt alma nerede ve andolsun ki onlara, her şeyi açıklayan bir Peygamber geldi de.