وَلَا يُنْفِقُوْنَ نَفَقَةً صَغِيْرَةً وَّلَا كَبِيْرَةً وَّلَا يَقْطَعُوْنَ وَادِيًا اِلَّا كُتِبَ لَهُمْ لِيَجْزِيَهُمُ اللّٰهُ اَحْسَنَ مَا كَانُوْا يَعْمَلُوْنَ ( التوبة: ١٢١ )
velâ yünfiḳûne nefeḳaten ṣagîratev velâ kebîratev velâ yaḳṭa`ûne vâdiyen illâ kütibe lehüm liyecziyehümü-llâhü aḥsene mâ kânû ya`melûn. (at-Tawbah 9:121)
Diyanet Isleri:
Allah, yaptıklarının karşılığını en güzel şekilde kendilerine vermek üzere, az veya çok sarfettikleri her şey, yürüdükleri her yol, onlar için yazılır.
English Sahih:
Nor do they spend an expenditure, small or large, or cross a valley but that it is registered for them that Allah may reward them for the best of what they were doing. ([9] At-Tawbah : 121)
1 Abdulbaki Gölpınarlı
Az olsun, çok olsun, hiçbir şey harcamazlar, hiçbir vadiyi aşmazlar ki Allah onları, yaptıklarının daha güzeliyle mükafatlandırmayı takdir etmemiş olsun.