Skip to main content

وَيَقُوْلُوْنَ مَتٰى هٰذَا الْوَعْدُ اِنْ كُنْتُمْ صٰدِقِيْنَ  ( يس: ٤٨ )

And they say
وَيَقُولُونَ
ve diyorlar
"When (is)
مَتَىٰ
ne zaman?
this
هَٰذَا
bu
promise
ٱلْوَعْدُ
tehdid (ettiğiniz azab)
if
إِن
eğer
you are
كُنتُمْ
iseniz
truthful?"
صَٰدِقِينَ
doğru söylüyor(lar)

veyeḳûlûne metâ hâẕe-lva`dü in küntüm ṣâdiḳîn. (Yāʾ Sīn 36:48)

Diyanet Isleri:

"Doğru sözlü iseniz bildirin bu vaad ne zamandır?" derler.

English Sahih:

And they say, "When is this promise, if you should be truthful?" ([36] Ya-Sin : 48)

1 Abdulbaki Gölpınarlı

Ve derler ki: Bu vait, ne vakit yerine gelecek doğru söylüyorsanız?