Skip to main content

إِنَّ
şüphesiz
ٱلَّذِينَ
kimseler
ٱتَّقَوْا۟
(Allah'tan) korkanlar
إِذَا
zaman
مَسَّهُمْ
kendilerine dokunduğu
طَٰٓئِفٌ
bir vesvese
مِّنَ ٱلشَّيْطَٰنِ
şeytandan
تَذَكَّرُوا۟
düşünürler
فَإِذَا
ve o zaman
هُم
onlar
مُّبْصِرُونَ
(gerçeği) görürler

inne-lleẕîne-tteḳav iẕâ messehüm ṭâifüm mine-şşeyṭâni teẕekkerû feiẕâ hüm mübṣirûn.

Allah'a karşı gelmekten sakınanlar, şeytan tarafından bir vesveseye uğrayınca, Allah'ı anarlar ve hemen gerçeği görürler.

Tefsir

وَإِخْوَٰنُهُمْ
kardeşleri ise
يَمُدُّونَهُمْ
onları çekerler
فِى
içine
ٱلْغَىِّ
azgınlığın
ثُمَّ
sonra
لَا
hiç
يُقْصِرُونَ
yakalarını bırakmazlar

veiḫvânühüm yemüddûnehüm fi-lgayyi ŝümme lâ yuḳṣirûn.

Şeytanın kardeşleri onları azgınlığa sürüklerler ve bundan hiç geri durmazlar.

Tefsir

وَإِذَا
zaman
لَمْ تَأْتِهِم
onlara getirmediğin
بِـَٔايَةٍ
bir ayet
قَالُوا۟
derler
لَوْلَا
keşke
ٱجْتَبَيْتَهَاۚ
bunu da derleseydin ya
قُلْ
de ki
إِنَّمَآ
ben ancak
أَتَّبِعُ
uyuyorum
مَا
şeye
يُوحَىٰٓ
vahyolunana
إِلَىَّ
bana
مِن رَّبِّىۚ
Rabbimden
هَٰذَا
bu (Kur'an)
بَصَآئِرُ
basiretlerdir
مِن رَّبِّكُمْ
Rabbinizden
وَهُدًى
ve yol göstericidir
وَرَحْمَةٌ
ve rahmettir
لِّقَوْمٍ
bir toplum için
يُؤْمِنُونَ
inanan

veiẕâ lem te'tihim biâyetin ḳâlû levle-ctebeytehâ. ḳul innemâ ettebi`u mâ yûḥâ ileyye mir rabbî. hâẕâ beṣâiru mir rabbiküm vehüdev veraḥmetül liḳavmiy yü'minûn.

Onlara bir ayet getirmediğin zaman, "Sen bir tane yapsaydın ya" derler. De ki: "Ben ancak Rabbim tarafından bana vahyolunana uyarım. Bu Kitap inanan millete Rabbinizden açık belgeler, yol gösterme ve rahmettir."

Tefsir

وَإِذَا
zaman
قُرِئَ
okunduğu
ٱلْقُرْءَانُ
Kur'an
فَٱسْتَمِعُوا۟
dinleyin
لَهُۥ
onu
وَأَنصِتُوا۟
ve susun
لَعَلَّكُمْ
umulur ki size
تُرْحَمُونَ
merhamet olunur

veiẕâ ḳurie-lḳur'ânü festemi`û lehû veenṣitû le`alleküm türḥamûn.

Kuran okunduğu zaman ona kulak verin, dinleyin ki merhamet olunasınız.

Tefsir

وَٱذْكُر
ve hatırla
رَّبَّكَ
Rabbini
فِى نَفْسِكَ
içinden
تَضَرُّعًا
yalvararak
وَخِيفَةً
ve korkarak
وَدُونَ
ve olmayan
ٱلْجَهْرِ
yüksek
مِنَ ٱلْقَوْلِ
bir sesle
بِٱلْغُدُوِّ
sabah
وَٱلْءَاصَالِ
ve akşam
وَلَا تَكُن
olma
مِّنَ ٱلْغَٰفِلِينَ
gafillerden

veẕkür rabbeke fî nefsike teḍarru`av veḫîfetev vedûne-lcehri mine-lḳavli bilgudüvvi vel'eṣâli velâ teküm mine-lgâfilîn.

Rabbini gönülden ve korkarak içinden hafif bir sesle sabah akşam an, gafillerden olma.

Tefsir

إِنَّ
şüphesiz
ٱلَّذِينَ
olanlar
عِندَ
yanında
رَبِّكَ
Rabbinin
لَا يَسْتَكْبِرُونَ
büyüklenmezler
عَنْ عِبَادَتِهِۦ
O'na kulluktan
وَيُسَبِّحُونَهُۥ
ve O'nu tesbih ederler
وَلَهُۥ
ve O'na
يَسْجُدُونَ۩
secde ederler

inne-lleẕîne `inde rabbike lâ yestekbirûne `an `ibâdetihî veyüsebbiḥûnehû velehû yescüdûn.

Doğrusu Rabbinin katında olanlar, O'na kulluk etmekten büyüklenmezler, O'nu tenzih ederler ve yalnız O'na secde ederler.

Tefsir