fece`alnâhü fî ḳarârim mekîn.
Sizi bayağı bir sudan yaratıp onu belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirmedik mi?
ilâ ḳaderim ma`lûm.
Sizi bayağı bir sudan yaratıp onu belli bir süreye kadar sağlam bir yere yerleştirmedik mi?
feḳadernâ. feni`me-lḳâdirûn.
Buna gücümüz yeter; Biz ne güzel güç yetireniz!
veylüy yevmeiẕil lilmükeẕẕibîn.
O gün yalanlamış olanların vay haline!
elem nec`ali-l'arḍa kifâtâ.
Biz yeryüzünü, dirilerin ve ölülerin toplantı yeri yapmadık mı?
aḥyâev veemvâtâ.
Biz yeryüzünü, dirilerin ve ölülerin toplantı yeri yapmadık mı?
vece`alnâ fîhâ ravâsiye şâmiḫâtiv veesḳaynâküm mâen fürâtâ.
Orada yüksek yüksek sabit dağlar var edip size tatlı sular içirmedik mi?
veylüy yevmeiẕil lilmükeẕẕibîn.
Yalanlamış olanların vay o gün haline!
inṭaliḳû ilâ mâ küntüm bihî tükeẕẕibûn.
İnkarcılara o gün şöyle denir: "yalanlayıp durduğunuz şeye gidin;"
inṭaliḳû ilâ żillin ẕî ŝelâŝi şu`ab.
"gölge yapmayan ve ateşten de korumayan cehennem dumanının üç kollu gölgesine gidin."