Skip to main content

ثُمَّ
sonra
يُجْزَىٰهُ
ona verilecektir
ٱلْجَزَآءَ
karşılığı
ٱلْأَوْفَىٰ
tastamam

ŝümme yüczâhü-lcezâe-l'evfâ.

Sonra ona karşılığı eksiksiz verilecektir.

Tefsir

وَأَنَّ
ve sonunda
إِلَىٰ رَبِّكَ
senin Rabbine
ٱلْمُنتَهَىٰ
varılacaktır

veenne ilâ rabbike-lmüntehâ.

Doğrusu son varış Rabbinedir.

Tefsir

وَأَنَّهُۥ
ve şüphesiz O
هُوَ
O'dur
أَضْحَكَ
güldüren
وَأَبْكَىٰ
ve ağlatan

veennehû hüve aḍḥake veebkâ.

Doğrusu, güldüren de ağlatan da O'dur.

Tefsir

وَأَنَّهُۥ
ve şüphesiz O
هُوَ
O'dur
أَمَاتَ
öldüren
وَأَحْيَا
ve yaşatan

veennehû hüve emâte veaḥyâ.

Doğrusu dirilten de öldüren de O'dur.

Tefsir

وَأَنَّهُۥ
ve şüphesiz O
خَلَقَ
yarattı
ٱلزَّوْجَيْنِ
iki çifti
ٱلذَّكَرَ
erkeği
وَٱلْأُنثَىٰ
ve dişiyi

veennehû ḫaleḳa-zzevceyni-ẕẕekera vel'ünŝâ.

Doğrusu, atıldığında meniden erkek ve dişiyi, iki çifti yaratan O'dur.

Tefsir

مِن نُّطْفَةٍ
nutfe(sperm)den
إِذَا
zaman
تُمْنَىٰ
atıldığı

min nuṭfetin iẕâ tümnâ.

Doğrusu, atıldığında meniden erkek ve dişiyi, iki çifti yaratan O'dur.

Tefsir

وَأَنَّ
ve şüphesiz
عَلَيْهِ
O'nun işidir
ٱلنَّشْأَةَ
yaratmak
ٱلْأُخْرَىٰ
tekrar

veenne `aleyhi-nneş'ete-l'uḫrâ.

Doğrusu ölümden sonra tekrar dirilten de O'dur.

Tefsir

وَأَنَّهُۥ
ve şüphesiz O
هُوَ
O'dur
أَغْنَىٰ
zengin eden
وَأَقْنَىٰ
ve bol veren

veennehû hüve agnâ veaḳnâ.

Doğrusu zengin eden de varlıklı kılan da O'dur.

Tefsir

وَأَنَّهُۥ
ve şüphesiz O
هُوَ
O'dur
رَبُّ
Rabbi
ٱلشِّعْرَىٰ
Şi'ra'nın

veennehû hüve rabbü-şşi`râ.

Doğrusu Şira yıldızının Rabbi O'dur.

Tefsir

وَأَنَّهُۥٓ
ve şüphesiz O
أَهْلَكَ
helak etti
عَادًا
Ad'ı
ٱلْأُولَىٰ
önce gelen

veennehû ehleke `âden-l'ûlâ.

İlk Ad milletini, Semud milletini yok edip geri bırakmayan O'dur.

Tefsir