yürsili-ssemâe `aleyküm midrârâ.
Dedim ki: "Rabbinizden bağışlanma dileyin; doğrusu O, çok bağışlayandır. Size gökten bol bol yağmur indirsin."
veyümdidküm biemvâliv vebenîne veyec`al leküm cennâtiv veyec`al leküm enhârâ.
"Sizi, mallar ve oğullarla desteklesin; sizin için bahçeler var etsin, ırmaklar akıtsın."
mâ leküm lâ tercûne lillâhi veḳârâ.
"Ne oluyorsunuz ki Allah'a büyüklüğü yakıştıramıyorsunuz."
veḳad ḫaleḳaküm aṭvârâ.
"Oysa sizi merhalelerden geçirerek O yaratmıştır."
elem terav keyfe ḫaleḳa-llâhü seb`a semâvâtin ṭibâḳâ.
"Allah'ın, göğü yedi kat üzerine nasıl yarattığını görmez misiniz?"
vece`ale-lḳamera fîhinne nûrav vece`ale-şşemse sirâcâ.
"Aralarında aya aydınlık vermiş ve güneşin ışık saçmasını sağlamıştır."
vellâhü embeteküm mine-l'arḍi nebâtâ.
"Allah sizi yerden bitirir gibi yetiştirmiştir."
ŝümme yü`îdüküm fîhâ veyuḫricüküm iḫrâcâ.
"Sonra sizi oraya döndürür ve yine oradan çıkarır."
vellâhü ce`ale lekümü-l'arḍa bisâṭâ.
"Yeryüzünde dolaşabilmeniz, orada yollar ve geniş geçitlerden geçebilmeniz için, onu size yayan O'dur."
liteslükû minhâ sübülen ficâcâ.
"Yeryüzünde dolaşabilmeniz, orada yollar ve geniş geçitlerden geçebilmeniz için, onu size yayan O'dur."