Skip to main content

ٱللَّهُ
Allah
يَبْدَؤُا۟
başlar
ٱلْخَلْقَ
yaratmağa
ثُمَّ
sonra
يُعِيدُهُۥ
onu devam ettirir
ثُمَّ
sonra
إِلَيْهِ
O'na
تُرْجَعُونَ
döndürülürsünüz

allâhü yebdeü-lḫalḳa ŝümme yü`îdühû ŝümme ileyhi türce`ûn.

Allah önce yaratır, ölümünden sonra tekrar diriltir. Sonunda O'na döneceksiniz.

Tefsir

وَيَوْمَ
ve gün
تَقُومُ
başladığı
ٱلسَّاعَةُ
sa'at
يُبْلِسُ
susarlar
ٱلْمُجْرِمُونَ
suçlular

veyevme teḳûmü-ssâ`atü yüblisü-lmücrimûn.

Kıyamet koptuğu gün suçlular umutsuz kalıverirler.

Tefsir

وَلَمْ
ve
يَكُن
olmaz
لَّهُم
kendilerine
مِّن شُرَكَآئِهِمْ
ortaklarından
شُفَعَٰٓؤُا۟
hiçbir şefa'atçi
وَكَانُوا۟
o zaman oldular
بِشُرَكَآئِهِمْ
ortaklarını
كَٰفِرِينَ
inkar eder(ler)

velem yekül lehüm min şürakâihim şüf`âü vekânû bişürakâihim kâfirîn.

Koştukları ortakları artık şefaatçileri değildir; ortaklarını inkar ederler.

Tefsir

وَيَوْمَ
ve gün
تَقُومُ
başladığı
ٱلسَّاعَةُ
sa'at
يَوْمَئِذٍ
o gün
يَتَفَرَّقُونَ
ayrılırlar

veyevme teḳûmü-ssâ`atü yevmeiẕiy yeteferraḳûn.

Kıyamet koptuğu gün, işte o gün, darmadağın olurlar.

Tefsir

فَأَمَّا
ancak
ٱلَّذِينَ
kimseler
ءَامَنُوا۟
inanan(lar)
وَعَمِلُوا۟
ve yapanlar
ٱلصَّٰلِحَٰتِ
iyi işler
فَهُمْ
onlar
فِى
içinde
رَوْضَةٍ
bir bahçe
يُحْبَرُونَ
neş'elendirilirler

feemme-lleẕîne âmenû ve`amilu-ṣṣâliḥâti fehüm fî ravḍatey yuḥberûn.

Ama inanıp yararlı iş işleyenler, ağırlanacakları bir cennette bulunurlar.

Tefsir

وَأَمَّا
fakat
ٱلَّذِينَ
kimseler
كَفَرُوا۟
inkar eden(ler)
وَكَذَّبُوا۟
ve yalanlayanlar
بِـَٔايَٰتِنَا
ayetlerimizi
وَلِقَآئِ
ve buluşmasını
ٱلْءَاخِرَةِ
ahiret
فَأُو۟لَٰٓئِكَ
onlar da
فِى
içine
ٱلْعَذَابِ
azabın
مُحْضَرُونَ
getirilirler

veemme-lleẕîne keferû vekeẕẕebû biâyâtinâ veliḳâi-l'âḫirati feülâike fi-l`aẕâbi muḥḍarûn.

İnkar edip, ayetlerimizi ve ahirette Bana kavuşmayı yalanlayanlara gelince, işte onlar azabla yüzyüze bırakılırlar.

Tefsir

فَسُبْحَٰنَ
öyle ise tesbih edin
ٱللَّهِ
Allah'ı
حِينَ
zaman
تُمْسُونَ
akşama girdiğiniz
وَحِينَ
ve zaman
تُصْبِحُونَ
sabaha erdiğiniz

fesübḥâne-llâhi ḥîne tümsûne veḥîne tuṣbiḥûn.

Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi vaktinde Allah'ı -ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur- tesbih edin, namaz kılın.

Tefsir

وَلَهُ
O'na mahsustur
ٱلْحَمْدُ
hamd
فِى ٱلسَّمَٰوَٰتِ
göklerde
وَٱلْأَرْضِ
ve yerde
وَعَشِيًّا
ve günün sonunda
وَحِينَ
ve zaman
تُظْهِرُونَ
öğleye erdiğiniz

velehü-lḥamdü fi-ssemâvâti vel'arḍi ve`aşiyyev veḥîne tużhirûn.

Akşamlarken ve sabahlarken, öğle ve ikindi vaktinde Allah'ı -ki göklerde ve yerde hamd O'na mahsustur- tesbih edin, namaz kılın.

Tefsir

يُخْرِجُ
çıkarır
ٱلْحَىَّ
diri
مِنَ ٱلْمَيِّتِ
ölüden
وَيُخْرِجُ
ve çıkarır
ٱلْمَيِّتَ
ölü
مِنَ ٱلْحَىِّ
diriden
وَيُحْىِ
ve diriltir
ٱلْأَرْضَ
yeri
بَعْدَ
sonra
مَوْتِهَاۚ
ölümünden
وَكَذَٰلِكَ
işte siz de öyle
تُخْرَجُونَ
çıkarılacaksınız

yuḫricü-lḥayye mine-lmeyyiti veyuḫricü-lmeyyite mine-lḥayyi veyuḥyi-l'arḍa ba`de mevtihâ. vekeẕâlike tuḫracûn.

O, ölüden diri çıkarır, diriden ölü çıkarır; yeryüzünü ölümünden sonra O canlandırır. Ey insanlar! İşte siz de böylece diriltileceksiniz.

Tefsir

وَمِنْ ءَايَٰتِهِۦٓ
O'nun ayetlerinden (biri)
أَنْ خَلَقَكُم
sizi yaratmasıdır
مِّن تُرَابٍ
topraktan
ثُمَّ
sonra
إِذَآ
bir de bakarsın ki
أَنتُم
siz
بَشَرٌ
insan(lar)
تَنتَشِرُونَ
yayılıyorsunuz

vemin âyâtihî en ḫaleḳaküm min türâbin ŝümme iẕâ entüm beşerun tenteşirûn.

Sizi topraktan yaratması O'nun varlığının belgelerindendir. Sonra hemen birer insan olup yeryüzüne yayılırsınız.

Tefsir