Skip to main content

وَكَيْفَ
ve nasıl
تَأْخُذُونَهُۥ
onu alırsınız
وَقَدْ
andolsun
أَفْضَىٰ
geçmiş(içli dışlı olmuş)ken
بَعْضُكُمْ
bazınız
إِلَىٰ بَعْضٍ
bazınıza
وَأَخَذْنَ
ve onlar almışlardı
مِنكُم
sizden
مِّيثَٰقًا
te'minat
غَلِيظًا
sağlam

vekeyfe te'ḫuẕûnehû veḳad efḍâ ba`ḍuküm ilâ ba`ḍiv veeḫaẕne minküm mîŝâḳan galîżâ.

Nasıl alırsınız ki siz birbirinize katılmıştınız ve onlar sizden sağlam teminat almışlardı.

Tefsir

وَلَا تَنكِحُوا۟
artık evlenmeyin
مَا نَكَحَ
evlendiği
ءَابَآؤُكُم
babalarınızın
مِّنَ ٱلنِّسَآءِ
kadınlarla
إِلَّا
hariç
مَا
olanlar
قَدْ سَلَفَۚ
geçmişte
إِنَّهُۥ
çünkü bu
كَانَ فَٰحِشَةً
edepsizliktir
وَمَقْتًا
ve (Allah'ın) hışm(ı)dır
وَسَآءَ
ve iğrenç
سَبِيلًا
bir yoldur

velâ tenkiḥû mâ nekeḥa âbâüküm mine-nnisâi illâ mâ ḳad selef. innehû kâne fâḥişetev vemaḳtâ. vesâe sebîlâ.

Babalarınızın evlendikleri kadınlarla evlenmeyin, geçmişte olanlar artık geçmiştir çünkü bu bir fuhuş ve igrenç bir şeydi, ne kötü yoldu!

Tefsir

حُرِّمَتْ
haram kılındı
عَلَيْكُمْ
size
أُمَّهَٰتُكُمْ
analarınız
وَبَنَاتُكُمْ
ve kızlarınız
وَأَخَوَٰتُكُمْ
ve kızkardeşleriniz
وَعَمَّٰتُكُمْ
ve halalarınız
وَخَٰلَٰتُكُمْ
ve teyzeleriniz
وَبَنَاتُ
ve kızları
ٱلْأَخِ
kardeş
وَبَنَاتُ
e kızları
ٱلْأُخْتِ
kızkardeş
وَأُمَّهَٰتُكُمُ
ve analarınız
ٱلَّٰتِىٓ أَرْضَعْنَكُمْ
sizi emziren
وَأَخَوَٰتُكُم
ve bacılarınız
مِّنَ ٱلرَّضَٰعَةِ
süt
وَأُمَّهَٰتُ
ve anaları
نِسَآئِكُمْ
karılarınızın
وَرَبَٰٓئِبُكُمُ
üvey kızlarınız
ٱلَّٰتِى
olan
فِى حُجُورِكُم
birleştiğiniz
مِّن نِّسَآئِكُمُ
karılarınızdan
ٱلَّٰتِى دَخَلْتُم
evlerinizde bulunan
بِهِنَّ فَإِن
eğer
لَّمْ تَكُونُوا۟
olmamışsa
دَخَلْتُم
birleşmeniz
بِهِنَّ
onlarla
فَلَا
yoktur
جُنَاحَ
bir günah
عَلَيْكُمْ
üzerinize
وَحَلَٰٓئِلُ
ve karıları
أَبْنَآئِكُمُ
oğullarınızın
ٱلَّذِينَ مِنْ أَصْلَٰبِكُمْ
kendi sulbünüzden
وَأَن تَجْمَعُوا۟
ve almanız
بَيْنَ
bir arada
ٱلْأُخْتَيْنِ
iki kızkardeşi
إِلَّا
ancak hariç
مَا
olanlar
قَدْ سَلَفَۗ
geçmişte
إِنَّ
şüphesiz
ٱللَّهَ
Allah
كَانَ غَفُورًا
çok bağışlayan
رَّحِيمًا
çok esirgeyendir

ḥurrimet `aleyküm ümmehâtüküm vebenâtüküm veeḫavâtüküm ve`ammâtüküm veḫâlâtüküm vebenâtü-l'eḫi vebenâtü-l'uḫti veümmehâtükümü-llâtî erḍa`neküm veeḫavâtüküm mine-rraḍâ`ati veümmehâtü nisâiküm verabâibükümü-llâtî fî ḥucûriküm min nisâikümü-llâtî deḫaltüm bihinn. feil lem tekûnû deḫaltüm bihinne felâ cünâḥa `aleyküm. veḥalâilü ebnâikümü-lleẕîne min aṣlâbiküm veen tecme`û beyne-l'uḫteyni illâ mâ ḳad selef. inne-llâhe kâne gafûrar raḥîmâ.

Sizlere, analarınız, kızlarınız, kızkardeşleriniz, halalarınız, teyzeleriniz, kardeşlerinizin kızları, kızkardeşlerinizin kızları, sizi emziren süt anneleriniz, süt kardeşleriniz, karılarınızın anneleri, kendileriyle gerdeğe girdiğiniz kadınlarınızin yanınızda kalan üvey kızlarınız ki onlarla gerdeğe girmemişseniz size bir engel yoktur, öz oğullarınızın eşleri ve iki kız kardeşi bir arada almak suretiyle evlenmek, -geçmişte olanlar artık geçmiştir- size haram kılındı. Doğrusu Allah bağışlar ve merhamet eder.

Tefsir

وَٱلْمُحْصَنَٰتُ
ve evli olanlar (haramdır)
مِنَ ٱلنِّسَآءِ
kadınlardan
إِلَّا
dışında
مَا مَلَكَتْ
geçen(cariye)ler
أَيْمَٰنُكُمْۖ
ellerinize
كِتَٰبَ
yazdığı(yasaklar)dır
ٱللَّهِ
Allah'ın
عَلَيْكُمْۚ
size
وَأُحِلَّ
ve helal kılındı
لَكُم
size
مَّا وَرَآءَ
ötesi
ذَٰلِكُمْ
bunlardan
أَن تَبْتَغُوا۟
istemeniz
بِأَمْوَٰلِكُم
mallarınızla
مُّحْصِنِينَ
iffetli yaşamak
غَيْرَ مُسَٰفِحِينَۚ
zina etmemek
فَمَا ٱسْتَمْتَعْتُم
yararlanmanıza karşılık
بِهِۦ مِنْهُنَّ
onlardan
فَـَٔاتُوهُنَّ
onlara verin
أُجُورَهُنَّ
kesilen ücretlerini
فَرِيضَةًۚ
bir hak olarak
وَلَا
yoktur
جُنَاحَ
bir günah
عَلَيْكُمْ
üzerinize
فِيمَا
hakkında
تَرَٰضَيْتُم
karşılıklı anlaşmanız
بِهِۦ مِنۢ بَعْدِ
sonra
ٱلْفَرِيضَةِۚ
hakkın kesiminden
إِنَّ
şüphesiz
ٱللَّهَ
Allah
كَانَ عَلِيمًا
bilendir
حَكِيمًا
hüküm ve hikmet sahibidir

velmuḥṣanâtü mine-nnisâi illâ mâ meleket eymânüküm. kitâbe-llâhi `aleyküm. veüḥille leküm mâ verâe ẕâliküm en tebtegû biemvâliküm muḥṣinîne gayra müsâfiḥîn. feme-stemta`tüm bihî minhünne feâtûhünne ücûrahünne ferîḍah. velâ cünâḥa `aleyküm fîmâ terâḍaytüm bihî mim ba`di-lferîḍah. inne-llâhe kâne `alîmen ḥakîmâ.

Evli kadınlarla evlenmeniz de haram kılındı. Maliki bulunduğunuz cariyeler müstesna, bunlar, Allah'ın üzerinize farz kıldığı hükümlerdir. Bunlardan başkasını, zinadan kaçınıp, iffetli olarak, mallarınızla istemeniz size helal kılındı. Onlardan faydalandığınıza mukabil, kararlaştırılmış olan mehirlerini verin; kararlaştırılandan başka, karşılıklı hoşnud olduğunuz hususda size bir sorumluluk yoktur. Allah Bilen'dir, Hakim'dir.

Tefsir

وَمَن
ve kimse
لَّمْ يَسْتَطِعْ
gücü yetmeyen
مِنكُمْ
içinizden
طَوْلًا
mali güce
أَن يَنكِحَ
evlenmek için
ٱلْمُحْصَنَٰتِ
hür kadınlarla
ٱلْمُؤْمِنَٰتِ
inanmış
فَمِن مَّا مَلَكَتْ
sahip olduğunuz
أَيْمَٰنُكُم
ellerinizde
مِّن فَتَيَٰتِكُمُ
genç kızlarınızdan (alsın)
ٱلْمُؤْمِنَٰتِۚ
inanmış
وَٱللَّهُ
Allah
أَعْلَمُ
daha iyi bilir
بِإِيمَٰنِكُمۚ
sizin imanınızı
بَعْضُكُم
hepiniz
مِّنۢ بَعْضٍۚ
birbirinizdensiniz
فَٱنكِحُوهُنَّ
öyle ise onlarla evlenin
بِإِذْنِ
izniyle
أَهْلِهِنَّ
ailelerinin
وَءَاتُوهُنَّ
ve verin
أُجُورَهُنَّ
ücretlerini (mehirlerini)
بِٱلْمَعْرُوفِ
güzelce
مُحْصَنَٰتٍ
iffetli yaşamaları
غَيْرَ مُسَٰفِحَٰتٍ
zina etmemeleri
وَلَا مُتَّخِذَٰتِ
ve (gizli) edinmemeleri
أَخْدَانٍۚ
dost
فَإِذَآ
iken
أُحْصِنَّ
evli
فَإِنْ
eğer
أَتَيْنَ
yaparlarsa
بِفَٰحِشَةٍ
fuhuş
فَعَلَيْهِنَّ
onlara
نِصْفُ
yarısı (uygulanır)
مَا عَلَى
üzerine
ٱلْمُحْصَنَٰتِ
hür kadınlar
مِنَ ٱلْعَذَابِۚ
yapılan işkencenin
ذَٰلِكَ
bu (cariye ile evlenme)
لِمَنْ
içindir
خَشِىَ
korkanlar
ٱلْعَنَتَ
sıkıntıya düşmekten
مِنكُمْۚ
içinizden
وَأَن
fakat
تَصْبِرُوا۟
sabretmeniz
خَيْرٌ
daha iyidir
لَّكُمْۗ
sizin için
وَٱللَّهُ
Allah
غَفُورٌ
bağışlayandır
رَّحِيمٌ
esirgeyendir

vemel lem yesteṭi` minküm ṭavlen ey yenkiḥa-lmuḥsenâti-lmü'minâti femim mâ meleket eymânüküm min feteyâtikümü-lmü'minât. vellâhü a`lemü biîmâniküm. ba`ḍuküm mim ba`ḍ. fenkiḥûhünne biiẕni ehlihinne veâtûhünne ücûrahünne bilma`rûfi muḥṣanâtin gayra mesâfiḥâtiv velâ mütteḫiẕâti aḫdân. feiẕâ uḥṣinne fein eteyne bifâḥişetin fe`aleyhinne niṣfü mâ `ale-lmuḥsenâti mine-l`aẕâb. ẕâlike limen ḫaşiye-l`anete minküm. veen taṣbirû ḫayrul leküm. vellâhü gafûrur raḥîm.

Sizden, hür mümin kadınlarla evlenmeye güç yetiremiyen kimse, ellerinizdeki mümin cariyelerinizden alsın. Allah sizin imanınızı çok iyi bilir. Birbirinizdensiniz, aynı soydansınız. Onlarla, zinadan kaçınmaları, iffetli olmaları ve gizli dost tutmamış olmaları halinde, velilerinin izniyle evlenin ve örfe uygun bir şekilde mehirlerini verin. Evlendiklerinde zina edecek olurlarsa, onlara, hür kadınlara edilen azabın yarısı edilir. Cariye ile evlenmedeki bu izin içinizden, günaha girme korkusu olanlaradır. Sabretmeniz sizin için daha hayırlıdır. Allah bağışlar ve merhamet eder.

Tefsir

يُرِيدُ
istiyor
ٱللَّهُ
Allah
لِيُبَيِّنَ
açıklamak
لَكُمْ
size
وَيَهْدِيَكُمْ
ve sizi iletmek
سُنَنَ
yasalarına
ٱلَّذِينَ
kimselerin
مِن قَبْلِكُمْ
sizden önceki(lerin)
وَيَتُوبَ
ve bağışlamak
عَلَيْكُمْۗ
günahlarınızı
وَٱللَّهُ
Allah
عَلِيمٌ
bilendir
حَكِيمٌ
hüküm ve hikmet sahibidir

yürîdü-llâhü liyübeyyine leküm veyehdiyeküm sünene-lleẕîne min ḳabliküm veyetûbe `aleyküm. vellâhü `alîmün ḥakîm.

Allah size açıklamak ve sizden öncekilerin yollarını göstermek ve tevbenizi kabul etmek ister. Allah Bilen'dir, Hakim'dir.

Tefsir

وَٱللَّهُ
Allah
يُرِيدُ
istiyor
أَن يَتُوبَ
tevbenizi kabul etmek
عَلَيْكُمْ
sizin
وَيُرِيدُ
ve istiyorlar
ٱلَّذِينَ
kimseler
يَتَّبِعُونَ
uyan(lar)
ٱلشَّهَوَٰتِ
şehvetlerine
أَن تَمِيلُوا۟
sizin düşmenizi
مَيْلًا
bir sapıklığa
عَظِيمًا
büyük

vellâhü yürîdü ey yetûbe `aleyküm veyürîdü-lleẕîne yettebi`ûne-şşehevâti en temîlû meylen `ażîmâ.

Allah sizin tevbenizi kabul etmek ister, şehvetlerine uyanlar ise sizin büyük bir sapıklığa girmenizi isterler.

Tefsir

يُرِيدُ
istiyor
ٱللَّهُ
Allah
أَن يُخَفِّفَ
hafifletmek
عَنكُمْۚ
sizden
وَخُلِقَ
ve yaratılmıştır
ٱلْإِنسَٰنُ
insan
ضَعِيفًا
zayıf

yürîdü-llâhü ey yüḫaffife `anküm. veḫuliḳa-l'insânü ḍa`îfâ.

İnsan zayıf yaratılmış olduğundan Allah sizden yükü hafifletmek ister.

Tefsir

يَٰٓأَيُّهَا
Ey
ٱلَّذِينَ
kimseler
ءَامَنُوا۟
inanan(lar)
لَا تَأْكُلُوٓا۟
yemeyin
أَمْوَٰلَكُم
mallarınızı
بَيْنَكُم
aranızda
بِٱلْبَٰطِلِ
batılla (haksız yere)
إِلَّآ
haricinde
أَن تَكُونَ
olan
تِجَٰرَةً
ticaret
عَن تَرَاضٍ
rızanızla yaptığınız
مِّنكُمْۚ
kendi
وَلَا تَقْتُلُوٓا۟
öldürmeyin
أَنفُسَكُمْۚ
canlarınızı
إِنَّ
doğrusu
ٱللَّهَ
Allah
كَانَ بِكُمْ
size karşı
رَحِيمًا
çok merhametlidir

yâ eyyühe-lleẕîne âmenû lâ te'külû emvâleküm beyneküm bilbâṭili illâ en tekûne ticâraten `an terâḍim minküm velâ taḳtülû enfüseküm. inne-llâhe kâne biküm raḥîmâ.

Ey İnananlar! Mallarınızı aranızda haksızlıkla değil, karşılıklı rıza ile yapılan ticaretle yeyin, haram ile nefsinizi mahvetmeyin. Allah şüphesiz ki size merhamet eder.

Tefsir

وَمَن
kim
يَفْعَلْ
yaparsa (bilsin ki)
ذَٰلِكَ
bunu
عُدْوَٰنًا
düşmanlık ile
وَظُلْمًا
ve zulüm ile
فَسَوْفَ
yakında
نُصْلِيهِ
onu sokacağız
نَارًاۚ
cehenneme
وَكَانَ ذَٰلِكَ
ve bu
عَلَى
karşı
ٱللَّهِ
Allah'a
يَسِيرًا
kolaydır

vemey yef`al ẕâlike `udvânev veżulmen fesevfe nuṣlîhi nârâ. vekâne ẕâlike `ale-llâhi yesîrâ.

Bunu kim aşırı giderek haksızlıkla yaparsa, onu ateşe sokacağız. Bu, Allah'a kolaydır.

Tefsir