vemâ yembegî lehüm vemâ yesteṭî`ûn.
Bu onlara düşmez, zaten güçleri de yetmez.
innehüm `ani-ssem`i lema`zûlûn.
Doğrusu onlar vahyi dinlemekten uzak tutulmuşlardır.
felâ ted`u me`a-llâhi ilâhen âḫara fetekûne mine-lmü`aẕẕebîn.
O halde sakın Allah'ın yanında başka tanrı tutup ona yalvarma, yoksa azap göreceklerden olursun.
veenẕir `aşîrateke-l'aḳrabîn.
Önce en yakın hısımlarını uyar.
vaḫfiḍ cenâḥake limeni-ttebe`ake mine-lmü'minîn.
Sana uyan müminleri kanatların altına al.
fein `aṣavke feḳul innî berîüm mimmâ ta`melûn.
Sana başkaldırırlarsa: "Yaptıklarınızdan uzağım" de.
vetevekkel `ale-l`azîzi-rraḥîm.
Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir.
elleẕî yerâke ḥîne teḳûm.
Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir.
veteḳallübeke fi-ssâcidîn.
Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir.
innehû hüve-ssemî`u-l`alîm.
Senin kalkıp namaz kılanlar arasında bulunduğunu gören, güçlü ve merhametli olan Allah'a güven. Doğrusu O işitir ve bilir.